1. 2016 yapımı berry jenkins filmi. itiraf etmeliyim ki ben filme inanılmaz büyük beklentilerle gittim. zira film 8 dalda oscar'a aday ve en iyi film dalında golden globe aldı. bunların üstüne film afişindeki yorumlar da oldukça iddialı. siyahilerin sorunlarını ve eşcinselliği işlediği için ben çok dokunaklı, etkisinden kurtulamayacağım bir film izleyeceğimi düşünüyordum. ancak söylemeliyim ki filmin akışı yavaş, diyologlar az. beraber izlediğim arkadaşlarım sıkıldıklarını bile söylediler. bence kötü bir film asla değil ancak abartılmış bir yapım. neden bu ortalama üstü film bu kadar göklere çıkarılmış olabilir o zaman diye bakınca malum, akademi "öteki"yi işleyen filmleri seviyor. bu filmde iki önemli konu birden var, combo yani. artı olarak yapımcıların arasında brad pitt'in olması da belki sebeplerden biridir.
filmin ana karakteri chiron, miami gettosunda annesiyle beraber yaşayan ve bölgedeki diğer siyahiler gibi hayatı çaresizlik, fakirlik, uyuşturucu ekseninde geçen, fazlasıyla içekapanık, henüz ergenliğinin başında küçük bir çocuk. yönetmen, chiron'un bireysel değişimini, onun hayatını 3 ayrı evreye bölerek bizlere sunmayı tercih etmiş. spoiler'lı not: (gizlinot: chiron'un yaşam akışını işleyişi yönünden) (gizlinot: filmi boyhood'a benzettim.) (gizlinot: chiron'un juan'ı örnek almasını da) (gizlinot: american history x'teki kardeşlerin ilişkisine benzettim.)
sinematografi, kamera açılarının, geçişlerdeki renklerin ve ışıkların kullanımı ve oyunculuklar filme dair en sevdiğim öğelerdi. ben en çok juan ve yetişkin chiron'un canlandırılışını beğendim. house of cards'ın remy danton'ı Mahershala Ali, buradaki juan performansıyla en iyi yardımcı erkek oyuncu oscar'ına aday, bunu da belirteyim.
toparlamam gerekirse konusu çok güzel ve ilgi çekici dediğim gibi, ancak "vurucu" bulamadım, sinema salonundan çıktığımda hayata bakışım değişti diyemiyorum. belki de karakterlerle çok fazla empati yapamıyor oluşumun da etkisi vardır bunda bilemiyorum. kesin izleyin diyemem ama izleyin. kişisel puanım 6.5/10