1.
Zamanında bilemeyeceğimiz yüz bin sebepten dolayı ait olduğu yerde olmadığını düşünen insandır. Belki kötü bir eğitim alıyordur, belki de okulun toplum gözündeki genel imajından utanıyordur.
Bulunduğumuz yerlere aitmiş gibi olmak kötü biri.
ukte: (yazar: Femme)
27 haziran 2016 01:12
27 haziran 2016 01:20
2.
Gerçekten zeki bir insan olmasına rağmen sınavda rahatsızlanmış, heyecan yapmış, yada herhangi bir sebepten o okulu yazmış bu durumu yaşıyor olabilir, bilemeyiz. Kısacası yargılamayı doğru bulmuyorum
3.
ben recep tayyip erdoğan üniversitesi yok efendim abdullah gül üniversitesinde okusam utanırdım ha utanacağımı bile bile o okullara gider miydim belki çok zor durumda kalsam giderdim ama utanırdım söylemeye.
aynı zamanda nişantası üniversitesi gibi bina üniversitelerde %75 burslu okusam da çok utanırdım (gizlinot: umarım orda okuyan bi süslü yoktur :()
4.
Mezun olduğum üniversiteden evet utanıyorum.
Asla eğitimi kötü veya yeni/oturmamış bir üniversite değil, sebep bu değil yani. Ancak muhaliflik adına bir şey barındırmamış, her zaman iktidara yakın durmuş ve doğrusu aradaki azınlık muhalif hocaları bu baskınlık içinde sessiz kalmak zorunda kalmış, her türlü muhalif dernek ve topluluk mensubu öğrencileri yalnız yakalandıkları yerde dayağı yemişken göğsümü gere gere söyleyemiyorum. O tahammülsüzlük beni utandırıyor sözlük.
27 haziran 2016 04:39
27 haziran 2016 04:41
5.
çoğunluğa değil de azınlığa dahil olmak hatta kendi doğrunla tek başına olmak daha değerli olduğundan okulun çoğunluğunun siyasi tutumu yüzünden utanmak bana anlamsız geliyor.o okulu eğitimi için tercih etmişsen sonrasında okulun siyasi duruşuna muhalif olman ancak senin bağımsız düşünebildiğine, sürü psikolojine kapılmadığına delalettir dolayısıyla yine azınlıksın bu ülkede o yüzden çok kıymetlisin. ne utanacaksın keşke herkeste kendi iş yerini, kendi okulunu, kendi partisini, kendi tuttuğu takımı, kendi ailesini eleştirecek yürek olsa keşke o kadar düşünebilse insanlar.
ben muhalefet denilince ilk akla gelen, hükümete 565687979 ışık yılı uzak bir üniversitede okuyorum ama okulun çoğunluğunun siyasi görüşünü paylaşmıyorum zira anarşistim ben benim çoğunluk olabileceğim bir durum söz konusu değil öyle bir arayış içinde de değilim zaten.
üniversite din,ırk ve politik görüşlerden sıyrılıp insanların sadece bilim için bir araya gelmesi gereken bi yer.böyle söyleyince durumun trajikliği daha çok ortaya çıkıyor çünkü bizim üniversitelerimizde din,ırk ve politika en önemli bileşenlerken bilimsel çalışmalar en az önemsenen şey.
utanacak olsak dahil olduğumuz toplumdan utanırdık,insanlıktan utanırdık ben utanmıyorum çünkü ait hissetmiyorum.ırkçı değilseniz okuyor öğreniyor kendi fikrinizi kendiniz oluşturuyor birilerinin askerleri birilerinin kılı olmuyorsanız utanacak da bir şeyiniz yoktur yolunuza, ilminize bakın bir okula gitmeyecekseniz eğitimi iyi değil diye gitmeyin başkalarının siyasi görüşünün sizi kısıtlamasına,rahatsız etmesine izin vermeyin.
6.
üniversiteyi ticarethane olarak sizi de öğrenci değil keriz olarak gören bir üniversitede okuyorsanız utanmanız çok doğaldır.
o zaman niye oradasın demeyin girerken bilmiyordum ! zaten neyi biliyordum ki
7.
Ben bir kere o kadar çok utanmıştım ki benimle ilgili olmasada yerin dibine girmiştim.
Bahar döneminde seminer haftası oluyordu üniversitede. Bir hafta boyunca başka okullardan proflar gelip mesleği ve yaşadıkları şeyleri anlatıyorlardı. Hazırladıkları sunulardan istatistikle bilgi falan veriyorlardı. Neyse efendim şuan hatırlamadığım bir hoca sunumunu yaptı sonuca bağlayacaktı sunusunu kapattı ki arkada youtube açık ve +18 ibaresiyle porno dönüyor. Herkes şok hoca ile alakası yok herkes perdeye bakıyor. Be de noluyo la burda derken perdeye odaklanmış şekilde (gizlinot: swh ) bölüm Başkanı bağıra çağıra bizim bölümü toplayarak salonu terk etmişti. Bunu yapan elemanda o arkada duran bilgisayarın başındaki memurlardan biri.
Çok utandıydım yeminle ama baya dedikosu döndü sonra güldük eğlendik ama o sunuyu yapan hocayı düşününce utanırım hala.
Bu arada youtubedan porno mu izlenir la.
8.
Ben hiç utanmıyorum çünkü eşşşek gibi çalışıp kılpayı devlet ünilerine girememiştim, hiç gocunmadım, kapasitemden ve aldığım sonuçtan memnundum. Elimden geleni yapmıştım. 55bin yaptım fakat 60bin ile mf4ten yerleştim. Yarı burslu okudum. Fakat bu burs sistemi biraz garip, bilirsiniz. 200 bin yapan dahi burslu okuyabiliyor. Okulda tam burslu 2 kişi vardı zaten. Benim gibi giren de 6 kişi civarı. Diğerleri hep uzaylı gibi bakıyordu, amaçlar için hayvanımsı çalışmak onlara garip geliyordu. Bak ben bilmemkaçyüzbin yaptım, ama aynı yerdeyiz, ehehe diye dalgaya alıyorlardı beni hep. Fakat ben biliyorum ki hayatta onlarla aynı yerde asla olmayacağım. Hedefleri için çalışan, sorumluluk sahibi birinin öyle insanlardan bir farkı olmalı çünkü.
Bu anlattığım tipler okulu hiç sevmiyordu. Bir kız bi keresinde çantama taktığım okul armasına "sen burayı gerçekten seviyor musun, çıkar bence onu.s" demişti.
Yahu çalışmışım didinmişim kazanmışım. Çok istediğim bölümü çok severek okuyorum. Niye ezikleneyim ya?
Bu insanlar yüzünden benim içimde de içten bi utanma oldu, sürü psikolojisi. Üniversite bitince anladım.
Sadece bu konuda değil, her konuda elinizden geleni yaptıktan sonra dış faktörler vs sizin duygularınızı hiç etkilemesin. Kendinizle gurur duyun. Ben çabaladım elimden gelenin en iyisini yapabildim diyin. Bu durumun verdiği vicdan rahatlığını hiçbir şeye değişmem ben.
24 aralık 2017 12:50
24 aralık 2017 12:51
9.
kısa süreliğine bendim bu. şöyle ki benim en yakın arkadaşım Türkiye'nin ilk üç üniversitesinden birinde okudu. farklı şehirdeyiz tabi ben İzmir'de kaldım. ara ara onun yanına giderdim. Tabi etrafı hep o okuldan efsane zeki olduğu belli (o okulu kazanmışlar ya?!) tiplerle dolu. Ben ilk başlarda nasıl utanıyorum onların arasında, onlar ilk 10.000le girmişler ben 90.000deydim. okulumdan bahsetmek istemezdim falan.
sonra birkaç gün geçti, onun arkadaş ortamındayız her gün. Aralarında aynı bölümü okuduklarım da var. şu ders diyorum şu konu. gözünde soru işaretleri bana bakıyorlar. E diyorum işte şu ya açıklıyorum aaa tamam diyorlar. Allah allah diyorum bu işte bir yanlışlık var galiba. Sonra farkettim ki ingilizce okudukları için çoğu ezberleyip geçmek zorunda kalmış dersleri, mesela iktisatta konunun dibine inememişler. Baktım bira içiyoruz saatler ilerliyor sular seller gibi muhabbet akıyor, hiç yabancı değilim ortama. o okulda onların döneminde en iyi puanla giren (ea türkiye 127.si) çocuk benim arkadaşımın sevgilisiydi. Ortamdan kopuk, sohbet etmeyen bir tipti. Onun gibi tip çoktu aralarında. dünya klasiği bilmez, gündem hakkında konuşmazdı. Ama bazıları da vardı ki kültür patlaması çocuklar. Okuyor araştırıyor belli, yok şurada yeni bir ilaç bulmuşlar, yok robot yapmışlar bilmem ne yapıyormuş yok şu yazarın yeni kitabı çıktı falan uzak degil yaşadığı dünyaya. dergilerden kitaplardan filmlerden dizilerden bahsediyor. Onlardan yeni şeyler öğreniyorum, onlar da benden...
sırrını sonra buldum: kişisel gelişim. ne okul okuduğuna ne bölüm okuduğuna bağlı değil bu işler. insanın kendisinde bitiyor. bol bol okumak, araştırmak, gezmek, bilim edebiyat felsefe dergileri okumak, film dizi izlemek, yaşadığın dünyada ve ülkede neler olup bitiyor takip etmek bunlar okulla bölümle olacak şeyler değil. Asla utanmayın, çalışın didinin daha iyi yerlere gelmek için ama utanmayın.
10.
Yıldız teknikte okuyorum ve gerçekten utanıyorum. Öğrencisine gram değer vermeyen bir eğitim kurumu.
Sıfır kredilik dersleri(türkçe, inkılap tarihi) ‘almazsan mezun olamazsın!’ Diyerek aldırır, ortalamana hiçbir katkısı olmaz ama dandik bir seçmeli ders üç kredidir.
Yemekhane önünde tüp kuyruğundan hallice bir kuyruk olur. Fakülte kafelerinde öğle aralarında yer bulmak imkansızdır. Sınav dönemi kütüphanede boş yer bulmak da imkansızdır. Çünkü paşamız Beşiktaş’taki güzelim kampüsü kendisine istediği için bütün öğrenciler davutpaşaya doluşmak zorunda kalmıştır.
Taşeron ring firması kampüsten iett otobüslerini attırır ki kendisi daha çok para kazanabilsin. Cevizlibağda sabahları inanılmaz bir kuyruk olmasına rağmen gelen ring tıka basa dolmadan ikincisi gelmez, arkada bekler.
Ya o kadar çok rezilliği var ki bu okulun. Birini yazarken başka biri geliyor aklıma ve sağolsunlar bu konular hakkında hiçbir şey yapmamaya özen gösteren, öğrenciyi nasıl daha fazla zora sokabilirim diye düşünen bir yönetim anlayışına sahiptir.
Burda okuyana allah gani gani sabır vermelidir.