1. geçen yaz saçlarıma uç ve boylara gelecek şekilde sarı paket atılmıştı. bir nevi ombre de denebilir. o günden beri hem rengini korusun hem de kullandığım şampuanın içeriği nispeten daha temiz olsun diye arayışa girmiştim ki bu şampuanla tanıştım. önceden de john frieda kullanıyordum. indirimde bu şampuanı görünce nssuk olsa ogx'in başka seriden şampuanlarını daha önce denemiştim diyerek satın aldım.
ürün de zaten platin ve sarı renkteki, boyalı saçlara bakım yapmak, saçın daha canlı ve parlak görünmesini amaçlayan bir şampuan olduğu için dedim bu benim işime yarar. hem bir yandan sülfat içermiyor hem de diğer yandan lavanta yağı ve papatya özleri içeriyor oluşu da almamda etkili oldu. bir yandan boyanın rengini korurken, diğer yandan da uva ve uvb ışınlarına karşı saçı koruyup ışığını yansıtır iddiası da olunca başladım kullanmaya.
yapısı zaten oldukça saydam, kokusu bildiğimiz lavanta kokusu yani ilk etapta hiçbir sorun yok. ilk yıkamada hiç köpürmedi ki, bunu biliyordum zaten. köpürmemesi bir yana, saçlarım hiç temizlenmedi. hadi arkasından biraz daha alayım ikinci kez şampuanlayayım dedim bu sefer de deli gibi köpürdü. bir kararı yok yani. neyse ben bu şampuanı düzenli olarak 1 ay kullandım azar azar olacak şekilde. boyayla, yani saçımda renkle ilgili bir sıkıntı yok. hatta ilk birkaç yıkamada saçlarım biraz parlak gibi bile göründü gözüme.
yalnız bir hafta, bilemedin 15 gün geçtikten sonra saçlarımın temizlenmediğini fark ettim. yani derinlemesine temizlik falan hikaye. az biraz kendinden hacimli olan saçlarım gitti, yerine birbirine yapışan, duştan sonra sanki hiç yıkanmamış gibi görünen acayip saçlar geldi. bir de hacim kazandıran saçlar diyor firma. ben de onlara bırak hacimi hacım, saçlarım inek yalamış gibi görünen memoli saçı gibi oldu resmen diyorum. saçımı yıkıyorum, kremliyorum duştan çıkıyorum sanki yağ sürüp gezmişim gibi bir yapış yapışlık, garip bir sönüklük. bugüne dek hiçbir şampuandan böyle nefret etmemiştim.
o parlaklık falan da hikaye. temizlenmeyen saç olsa olsa fazla yağdan parlar. ne bir canlılık ne bir nem ne de hacim hiçbiri yok bu şampuanda.
benden sonra bir de o denesin diye anneme verdim şampuanı. annemin saçları kalın telli, sarı ve boyalı çünkü. belki benim ince telli saçlarımla anlaşamamıştır diye düşünüyorum hala. yalnız annem de beğenmemiş. böyle bir şampuan olamaz saçımı yıkıyorum temizleyeceğine iyice yapıştırıyor deyince anladım ki sorun şampuanda. papatya özü derinlemesine temizler, lavanta saçı nemlendirirken dolgunlaştırır falan bunlar hep satış taktiği. adamlar resmen saçı temizleyemeyen şampuan yapmış yani ötesi yok.