pose

1. Netflix yapımı 1. sezonu 8 bölümden oluşan dizi.

dizi American Horror Story izleyenlerin aşina olduğu Ryan Murphy imzalı bir yapım. Dün akşam itibariyle 3. bölümü bitirdim. Bir kere atmosferi ve kostümleri harika, dizi 1980'li yılların sonunda geçiyor zaten

*spoiler*

Donald Trump'ı sadece bir milyoner olarak sıkça anıyoruz. Trans bireylerin hayatına odaklanan dizide aslında gay hetero demeden ne kadar dışlandıklarını ve yok sayıldıklarını izleyebiliyorsunuz, balo denilen ortamlarda kendilerini bulmaları ve görkemli kıyafetler ile onlara hazırlanmaları da tam bir görsel şölen sunuyor.

Dizide yine AHS'den aşina olduğumuz Evan Peters'ı da değişik bir rolle izleyebiliyorsunuz. Dizinin atmosferi ve yaratılan dünya o kadar güzel ki gözümü alamadım diyebilirim. 5 transın hikayesi etrafında şekillenen hikayede angel adında Indy Moore'un canlandırdığı karakterin güzelliği karşısında diliniz tutuluyor. Google da adını arattığımda gerçekten trans değildir diye sığı bir düşüncem vardı ama trans olduğunu öğrenince neden böyle düşündüm ki diye kendime kızdım. Kafamızda canlandırdığımız trans birey silüetine uygun olmadığını düşünme sığlığını gösterdiğim için utandım. Bence kesinlikle şans verin. Bir kere ortamın güzelliğinden başınız dönecektir. Konu nereye doğru gidecek çok tahmin edemesem de izlemeye kesinlikle devam edeceğim.

*spoiler*

homofobikseniz ya da rahatsız olurum ben diye düşünürseniz bulaşmayın, onun dışında herkes sevecektir.

diziyi bitirdikten sonra editleyeceğim.

ukte sahibi: (yazar: mage)

2. Hala izlemediyseniz, mutlaka izleyin. Hem çok güldüren hem gözleri dolduran samimi ve eğlenceli dizi:) içinde bol muzik, dans ve rengarenk kıyafetler var. 

İlk kez trans bireyler için böyle alt metni sağlam bir dizi gördüm. İyi ve kötü yanlarıyla hayatları güzel sunulmuş. Bölümleri yaklaşık 1 saat olmasına ragmen hiç sıkılmadan izledim. Tüm oyuncu kadrosu rollerine tam oturmuş. Hiçbiri yerine bir başkasını istemEzdim. Fakat özellikle pray rolündeki Billy Porter ve Electra rolündeki dominique jackson döktürmüş. Electra hükümet gibi kadınsın, ne giyse aşırı iyi taşıyor :d 

Bir de angel rolündeki oyuncu aşırı güzel masallah :*

3. Çok renk annecim.gozlerimden kalpler çıka çıka izliyorum.sahane müzikler şahane renkler ve seksenler.

4. bayılarak izledim. Uzun zaman sonra bir dizi bitmesin diye yavaşlattım, geri döndüm. Moda, aşk, aile olmak ve başta tabi ki trans bireylerin hayatı üzerine yoğunlaşılmış 80’lerin New York’unda geçen dizi. Amerika yapımı ve hakları Fx’e ait olsa da dağıtımcı netflix olduğu icin bu platformdan izleyebilirsiniz. Dizinin yaratıcısı her işini gözü kapalı izlediğim, Türkiye’de American Horror Story, Glee, Nip Tuck gibi dizilerin yaratıcı Ryan Murhpy. Ryan Murhpy kendi de bir gay olduğu icin ötekileştirilmişlerin hikayesini uzun zamandır düşünüyormuş. Pose dizisinin de ana hikayesini konu alan drag queenlerin balolarını uzun zaman araştırmış hatta hala devam eden birkaç tanesine gitmiş. Zaten dizide sonradan öğrendim ve şok oldum trans bireyler oynuyor. Ötekileştirmek için söylemiyorum kadından daha kadınlar, fizikseli geçtim duygu yoğunluğu olarak. Zaten cast çalışması 6 ay kadar sürmüş. 

Şunu baştan belirteyim öteki olarak adlandırılan toplumun pekte bilmediğimiz kesimine odaklanmasına rağmen asla ucuz bir cinsellik Yok. Hatta netflix’in en az cinsellik kokan dizisi. Buna rağmen homofobikseniz hikaye itibariyle size ağır gelebilir. Ama bunu yenmek için başlangıç yapabilirsiniz. Bu arada bence modanın ve dansın en iyi konumlandırıldığı renkli dizi. Gözlerim bayram ede ede izledim kıyafetleri.  

Dizinin detaylı konusu aşağıdadır. Aşağıdaki Kısım alıntıdır, spoiler içerebilir.

.........................:::::::::::::::::::::::::::::.......................

“Dizi, bir dönem draması. Hikayesi 1987 yılıyla başlıyor ve New York’ta geçiyor. Aynı zamanda toplumun farklı segmentlerinin hayatına odaklanan bir dizi. Buna da Amerika’da ve o dönemde gün geçtikçe lüks yaşamın simge isimlerinden birisi olan Donald Trump’ın da yer aldığı zenginlerin dünyası, New York’un merkezindeki sosyal ve edebi yaşam veya balo kültürü dahil.

Blanca Rodriguez (Mj Rodriguez), yıllardır House Abundance’ta yer alan bir trans kadın. Evin kurucusu Elektra (Dominique Jackson) ile aralarındaki anlaşmazlıklar canına tak edince ayrılıp kendi evini, Evangelista’yı kuruyor. Hatta eşcinsel olduğu için ailesi tarafından evden atılan ve dansçı olmak isteyen Damon’a (Ryan Jamaal Swain) evini açıyor.

Seks işçisi trans bir kadın olan Angel’ın (Indya Moore) Abundance’tan ayrılıp Evangelista’ya katılmasıyla ve Damon’ın sokakta tanıştığı Ricky’yi (Dyllon Burnside) dahil etmesiyle ev yavaş yavaş büyüyor. Zamanla gerekli hazırlıkları yaparak Pray Tell’in (Billy Porter) sunduğu balolara katılmayı ve Abundance’a rakip olmayı da başarıyorlar. Bölümler devam ederken işte bu balolar, Abundance ve Evangelista’nın rekabeti, bu evlerde yaşayan kişilerin hayatında olanlar ekrana gelmeye başlıyor.” Dedi 

Edit: detaylı incelememe rağmen hemen eksi koyanlara selam olsun. 

5. Geçen kış sevdiğim diziler arasındaydı. Kaçırmadan izlemiştiö amerida foxun dizileri hep favorim olmuştur. Fakat  ‘Versace: American Crime Story’nin dizisinede bayıldım biraz ricky martin ve penelope cruz ve başrolde çok yetenekli genç ile harikaydı. Çok özlüyorum iyi yapılmış dizileri, burda kötü müzikli çukur, hiç ilerlemeyen çarpışma, şaçma karadeniz dizilerini gördükçe biz bunumu hakediyoruz diyorum. This is us in türkçesini türkiye foxda yapmışlar hiç hiç beğenmedim. ( zenci evlatlık, eşçinsellik, alkol bağımlılığı) konularını tabiki elemişler, çünkü mazallah bizde evlatlık, eşçinsellik ve kati suretle alkol ve bayan dövme yok. Türk yapımcılar kötü senaryoları cok fazla tecrübesiz genç toplayı çekiyor, ne keyif alıyorum izlerken nede birşey öğreniyorum. Fazla yazdım gece gece.. Elektra başrolde gibi gelsede ilk bölümlerde, asıl konu blanca nın çevresinde döner başarılı bir fx dizisi

6. Dün başlayıp bugün bitirdiğim, şu an netflixte sadece ilk sezonu (gizlinot: 8 bölüm) bulunan dizi. Burada üst üste birkaç girdisine rastladım, medyaya koyulan fotoğraflar da ilgimi çekmişti açıkçası. İyi ki de çekmiş :)

Ben çok sevdim diziyi. Gerçekten o balolar birer gördel şölen. Trans bireylerin hayatı, yaşadıkları zorluklar, benliklerini dışarı vurmanın ne kadar zor olduğu vs işlenmiş. Duygudan duyguya sürükledi diyebilirim. Fakat ben özellikle stan ve angel ın sahneleri için devam ettim sanırım. Spoiler vermeden anlatmayı beceremem sanırım ama boş vakti olanlar in alışılmışın dışında güzel bir diziydi  :)

7. su gibi akan netflixte yayınlanan dizi, 80 lerde trans ve gaylerin ne gibi sorunlar yaşadığını, devlet politikalarının yanlışlığını bir güzel gözümüze sokuyor, yer yer eğlenceli yer yer duygusal ama kesinlikle bir çırpıda bitiyor.