rope

1. 1948 yapımı (gbkz: alfred hitchcock) filmidir. başrollerinde (gbkz: james stewart), farly granger ve john dall bulunur. hitchcock'un ilk renkli filmidir.

bu çok ilginç bir film. hatta bir hitchcock hastası olarak en sevdiğim film olduğunu rahatça söyleyebilirim. özellikle sinema okuyan ve henüz bu filmi izlememiş arkadaşlara mutlaka izlemelerini tavsiye ederim. öncelikle konusu çok enteresan. (bu gerçek bir olay bu arada) amerika'da vaktiyle bir cinayet gerçekleşmiş. cinayeti gerçekleştirenler 18 ve 19 yaşlarındalar. isimleri nathan leopold ve richard loeb. cinayeti garip yapan şey ise öldürülen çocuğun (14 yaşında) katillerden birinin akrabası olması ve tamamen eğlencesine öldürülmesi. deneysel çalışma gibi bir şey yapıyor manyaklar. "leopold ve leob vakası" olarak bilinir. rope'un konusu buradan geliyor.

fakat bu filmi asıl önemli kılan şeyler teknik özellikleri. film tek mekanda geçiyor ve "kesintisiz çekim" tekniği uygulanmış. 10 makara çekim yapılmış ve makara geçişleri arasında da kopukluk olmaması için karanlık yerlere filan getirilerek boşluğun hissedilmemesi sağlanmış. hatta şöyle ki, bir yandan alanda kamera hareket ederken diğer yandan ekiptekiler mobilyaları sessizce oraya buraya çekiyorlarmış. bu arada film technicolor sistemiyle renklendirilmiş.

ayrıca bu filmde örtülü müdür değil midir bilemem ama bir "eşcinsellik" konusu var. filmin başrolleri olan iki kişinin gay olduğu işaretleri alınıyor. bu işaretler yüzünden amerika'da bazı yerlerde yasaklanmış. hitchcock eşcinselliğe pek sıcak bakan biri değil. zaten filmlerinde gay olduğu ima edilen tipler hep sorunlu kişiliklere sahip. burada da bu manyakların gay olması tesadüf olmasa gerek.

-----spoiler-----

filmde cinayeti işleyen iki arkadaş cesedi evde tutup, üstüne bir de "ya var ya her iddiasına varım kimse cinayet işlediğimizi anlamayacak. kusursuz cinayet de işlenebilir gayet yani" filan diyerek evde parti veriyorlar. işte gerilimi de orada hissediyorsunuz zaten. cesedi ha buldular ha bulacaklar diye. çok zekice diyaloglar var, özellikle james stewart'ın canlandırdığı karakter çok iyi.

----spoiler-----

ezcümle, izleyiniz, izlettiriniz.

not: eğer filmlerde uzun diyaloglar ve hareketsizliklerden hoşlanmıyorsanız bu filmi izlerken sıkılabilirsiniz. ama yine de her şekilde izlenmeye değer olduğunu düşünüyorum.

2. 1948 yılında patrick hamilton'ın tiyatro eserinden uyarlanarak yapılmış hitchcock filmi. james stewart'ın hitchcock ile çalıştığı ilk filmdir.türkçe olarak ölüm kararı olarak çevrilmiştir.hitchcock filmlerinden alıştığımız gibi film tek bir mekanda geçmiştir.iki tane öğrencinin nietzche'den etkilenerek işlediği bir cinayeti anlatır.öğrencilerden biri çok soğukkanlı diğeri çok tedirgindir.arkadaşlarını öldürdükten sonra evlerinin içindeki sandığa koyup burada parti verirler partiye katılanlar arasında öldürdükleri arkadaşlarının babasıda yer almaktadır.son derece sürükleyici olan film izlemeye değer.