1.
Yazdıkları sakıncalı bulunarak ortadan kaldırılmış İran'lı yazardır. Kısacık yaşamında yazdıklarına bakarak; eğer daha uzun süre yaşayabilseydi dünyanın en büyük birkaç yazarından biri sayılacak eserler ortaya çıkaracaktı diye düşünüyorum. Kızımı kitaplarıyla büyüttüm. Küçük Kara Balık'ı kızıma bebekken okumaya başlamıştım, kendi okumayı söktüğünde ilk okuduğu kitaplardan biri oldu; hatta bunu kitabın içine not düşmüştüm. Ve ilkokul 1. sınıfta herkes okumayı söktüğünde sınıf öğretmenlerinin izniyle sınıfındaki bütün arkadaşlarına Küçük Kara Balık'ı alıp hediye etmiştim. Benim için en özel kitabı Küçük Kara Balık olsa da Türkçe'ye çevrilmiş bütün eserlerini aynı ilgi ve sevgiyle okudum, daha doğrusu küçük kitap kurdum kızımla birlikte okuduk. :)
2.
ortadoğunun bitmeyen acılarının, faşizm kurbanlarının, faili meçhullerin benim için en önemli sembollerinden.
ben çok içine kapanık bi çocuktum. şimdi bakınca görüyorum ki sıkılıyormuşum yaşıtlarımdan. 4 yasında kendi kendime bi kenarda okuma yazmayı öğrendim, ailem uzun süre farkında bile varmadı. çocukluğumun çoğu bir köşede kedi gibi kitap okuyarak geçti. annemle babam maddi olarak yetişemediklerinde, edebiyata çok düşkün olan eniştem koli koli kitaplar yollamaya başlamıştı. samed behrengi'yi okumaya başladığımda çok küçüktüm. adını koyamadığım bir sıkıntı çöküyordu içime okurken, yüreğim burkuluyormuş demek ki, ama bırakamıyordum da.
içimin neden sıkıldığını anlayıp, samed behrengi'yi tanıyacak yaşa gelmeden uğur mumcu susturuldu. sonra metin göktepe, ahmet taner kışlalı, hablemitoğlu, ve nasıl olduğunu sonradan öğrendiğim onlarcası oldu. her seferinde içime vicdanıma saplanan sızı, bana samed behrengi'den kaldı sanki.. içim neden sıkılıyormuş, çok gereksiz yere erkenden öğrendim.
şimdi küçük bi yeğenim var. ailemin, eniştemin bana verdikleri dünyayı ben de ona vermek için elimden geleni yapıyorum. sabahları uykudan uyanıp evdekilerin kalkmasını beklerken yağmura şiir yazan, balıkları o evde yokken arkadaşsız sıkılmasın diye kağıtlara balıklar çizip akvaryuma yapıştıran incecik bi çocuk oldu. o da okurken biraz üzülüyor galiba ama yine de behrengi kitaplarını okumaya devam ediyor.
5 şubat 2016 14:02
5 şubat 2016 14:03
3.
küçük kara balık en sevdiğim kitabıydı. sekiz yaşındayken okumuştum. sonra da bir şeftali bin şeftali. okumayı yeni öğrenen çocuklarınız varsa mutlaka okutun bu kitapları. daha o yaşlarda insanı insan yapan duyarlılıklara sahip olacaklardır.
4.
küçük kara balığı okumuştum fakat biraz geç bi yaşta okumuşum sanırım (no:10) kitap bitince what kind of shit dedim.
5.
Küçük kara balık'ın sonunu söylememiş, kırmızı balığın o geceden sonra neler yaptığını anlatmamıştır.
Buruk bir gülümseme ve yaşlı gözlerle baş başa bırakmıştır.