1. Stephenie meyer'in yazdığı vampir ve insan aşkını konu alan 4 kitaplık seri.
Şimdi televizyonda görünce yazmak geldi içimden. 13-14 yaşlarımda bayağı ünlüydü bu seri ben de alıp okumuştum hem de defalarca. Çoğu kız gibi edward'a aşıktım. Sonra filmleri çıktı ben yine heyecanla izledim. Geçenlerde tekrar okuyayım dedim ve sadece ergenlik dönemine özel bir kitap olduğunu anladım. Bu stephenie ablamızı kraliçemiz j.k rowling ile karşılaştıranlar, twilight harry potter'ı döver diyenler vardı Aynı cümlede adlarının yan yana geçmesi rowling'e yapılan bir hakarettir diye düşünüyorum. Rowling daha ilk kitabı yazarken son kitapta olacak şeyleri hesaba katmış, karakter analizlerini kendi kafasında kurmuş ama okuyucuya asla tüyo vermeyen bir yazar (gizlinot: snape bunun en büyük örneği) stephenie'ye gelecek olursak Cümleler çok basit, ben kitap okurken cümlelerin karışık olmasını bana birşeyler düşündürmesini isterim. Olay örgüsü yok. Tek konu bella'nın edward'a olan sayko aşkı. İngilizce versiyonunda herkesin eleştirdiği nokta ise grammar yanlışlıkları.
İlk filmi ve ilk kitabı bana kalırsa serinin içinde en başarı olanlar. İlk heyecan olduğu içindir belki bilemiyorum. Aynı şekilde ilk filmdeki o hafif mavimsi kamera efektlerini daha çok sevmiştim, vampir konulu bir filme daha çok uyuyordu. Savaş sahneleri vasat ötesi. Son kitabı ikiye bölmüşlerdi sanki çok başarılı bir kitapmış da işlenecek konu bolmuş gibi.
Sonuç olarak ergenliğimle ilgili en güzel anılarımdan öteye gidemeyecek, bana birşey katmamış seri. Buna rağmen harry potter serisini hala okurum çünkü olay örgüsü,dialoglar, karakterler harika bir dille anlatılıyor. kitaplarımı çocuklarıma verecek kadar çok seviyorum, bende çok ayrı bir yere sahip.