1. (link: https://www.imdb.com/title/tt7666250/?ref_=nv_sr_srsg_9 imdb) biyografik dram. kübalı ünlü balet, dansçı Carlos Acosta'nın otobiyografisinden yola çıkılarak çekilmiş, şaşırtıcı ve buruk bir başarı hikayesi.
---her ne kadar biyografik olsa da buralar spoiler olabilir---
şaşırtıcı dedim çünkü hiç böyle bir hikaye beklemiyordum. başarının mutlulukla her zaman doğrusal bir ilişkisi olmayabiliyormuş. bütün çocukluk ve gençlik yıllarının kariyer uğruna başkasının (babası) isteğiyle belirlenmesi.. içim cız etti doğrusu.
başkalarının aksine ben bu filmde kariyerini kendi isteğiyle yönlendiren mutlu bir adam göremedim. sanki özellikle başarı kavramı arka planda bırakılmış gibiydi.
filmde carlos acosta'nın kendisi de oynuyor. herkesin bayıldığı, başarısını takdir ettiği ama içten içe aile ve ev hasretiyle yanan bir adam. filmin sonlarında babasının mezar taşı görüntüsü ve ancak o zaman eve dönüşü bayağı manidardı. zaten film de "no way home" otobiyografisinden uyarlanmış. otobiyografisine yorum yapanların çoğu da empati yoksunu (link: https://www.goodreads.com/review/show/825483371?book_show_action=true örnek): "As a mother of a male dancer, it's difficult not to judge Acosta as a man who clearly does not understand how truly fortunate he is. Most dancers do not have the gifts that he does. They also train away from home and give up a lot to be dancers. While dancing gave him a career, being a star gave him the means to earn a very good living - a living that most dancers will never have. Most working dancers in the Western world make very little money, and yet THEY are fortunate just to have a job contract........ For Carlos Acosta, dancing is his passport to freedom, even if he doesn't realize it yet."
bırakın da adam istediği gibi yaşasın yahu! diyesim geldi.
---spoiler---
bu film insanın aklına ister istemez (link: https://www.imdb.com/title/tt0249462/?ref_=nv_sr_srsg_0 billy elliot) filmini getiriyor ki unutamadığım filmler arasında başı çeker. fakat ikisinin arasında çok fark var; birincisi billy elliot tamamen kurgusal bir karakterdi, ikincisi billy babasının karşı çıkmasına rağmen kendi isteğiyle dansa başlarken carlos babasının zorlaması ile başlıyor. en önemlisi de billy mutlu, carlos mutsuzdu. sinematografi yönünden billy elliot çok daha başarılıydı. yuli'de filmin ortalarına doğru biraz sıkıldım sonra toparladı.