1.
Oncelikle uktemi doldurdugu icin (yazar: between the bars)'a tesekkurler.
Tanim olarak: yonca evcimik'in 30'lu yaslarinda liseliyi oynayip siritmadigi dizidir. Ben en cok bedisin hayallerine uyuz olurdum ama o hayallerde loreena mckennitt gibi ustalarin muziklerine yer verdiklerini sonradan ogrenip saygi duydum. Simdiki dizilerde hic kaliteli muzik duyamiyoruz. Hepsi sadece ses olsun diye, diziye uysun diye bestelenmis muzikler oluyor.
Konu olarak her ne kadar akici olmasa da o zamanlar ilkokula ya da liseye giden kizlar icin olagan ve hep aklimizi kurcalayan platonik ask konularini islemeleri sebebiyle ilgimizi cektigini ve seneler sonra bile hatirlandigini dusunuyorum. Cenk torun'un etkisi de goz ardi edilemez tabii ki. Yeniden gosterilse yeniden izlerim sirf nostalji olsun diye.
2.
Karikatürist Özden öğrük'ün 1976'dAn itibaren gırgır dergisinde çizdiği Karikatür dizisi ve aynı isimle televizyona uyarlanan ve başrollerinde yonca Evcimik ve Cenk torun'un OYNADIĞI dizi. Çocukluğum bunla geçti, dönüp dönüp izlerdim ve favori karakterim çiçek Dilligil Tarafından canlandırılan Müge'ydi.
3.
unutulmaz bi jeneriğe sahip, eski, başrolünde yonca evcimiğin oynadığı dizi
*****
çılgın bedişim yok başka işim
silerim hüzünü baştan çizerim
dünya dursa ben yine dönerim
çılgın bedişim yok başka işim
elim dursa durmaz ki dilim
yalan dünya ben yine dönerim
çılgın bedişim yok başka işim
silerim hüzünü baştan çizerim
dünya dursa ben yine dönerim
çılgın bedişim yok başka işim
elim dursa durmaz ki dilim
yalan dünya yine de denerim
fıstık gibiyim herşeyi bilirim
çilek tadında bediş adında
biraz masum biraz da çatlak
çılgın bedişim yok başka işim
fıstık gibiyim herşeyi bilirim
çilek tadında bediş adında
biraz masum biraz da çatlak
çılgın bedişim yok başka işim
*****
edit: imla
13 kasım 2015 16:18
13 kasım 2015 16:19
4.
zamanında cenk torun a kurtlar vadisinde polat ı oynaması için teklif götürmüşler o da bu dizi tutmaz diye kabul etmemiş mübarek dizi 10 sezondur oynuyor cenk torun un en büyük pişmanlığı buymuş ,bu gereksiz bilgiyi ben niye senelerdir aklımda tutmuşum orası bilinmez.
zamanında severek, yayınlanmasını dört gözle bekleyerek takip ettiğim dizi.
5.
between the bars'ın bahsettiğine benzer şekilde benim de dikkatimi kolalarını içmeden çekip gitmeleri çekerdi. 90'lı yıllarda şimdiki gibi kafelerde vakit geçirme kültürü yoktu, bu genellikle televizyonda, özellikle Amerikan yapımlarında gördüğümüz bir şeydi. dışarıda yemek ancak mecbur kalınca veya kutlama gibi durumlarda bütçe ayrılan bir şeydi. ama gelin görün ki bediş ve arkadaşları liseli halleriyle kafelere gidip kazık fiyatlı kolalar ısmarlamakla kalmaz, bir de bu kolaları içmeden kalkıp giderlerdi. niye? birinin aklına bir fikir gelirdi, hemen harika bir fikir olduğuna karar verip gerçekleştirmeye koyulurlardı.
bir de bu dizide tek sevmediğim şey bediş'in sapık dedesiydi. sarkıntılığı ve çapkınlığı komik bir şey gibi gösterirlerdi, ben o çocuk halimle bile üzülürdüm bu duruma.
6.
bediş, mükü, banu, oktay ve bediş'in annesi bir yayın (link: https://www.youtube.com/watch?v=3ThYV05jTV4&feature=emb_title yapmışlar). çok keyifli bir yayın olmuş. sonay yağız'ın müthiş değişimi ve banu taklidi... süperdi.