üniversite tercihleri

1. Nacizane tavsiyem; bölüm seçin,üniversite seçmeyin.

Sırf üniversite güzel diye istemediginiz/mantıklı olmayan bi bölüme yönelmeyin.unutmayın ki üniversitede ortalama 4 yıl gecireceksiniz ama mesleginiz bi ömür boyu sizinle olcak.

Üniversitenizin akademik kadrolarını arastırın mutlaka.bunu özellikle vakıf üniversitesi tercihi yapacaklar icin söylüyorum. Kendi bölümüm açısından konuşmam gerekirse (beslenme ve diyetetik) türkiyedeki asagı yukarı 5 üniversite haricindeki bölümlerin dogru düzgün hocaları bile yok.

Simdilik aklıma gelenler bu şekilde,beslenme ve diyetetik yazmayı düşünen varsa daha detaylı olarak seve seve yardımcı olabilirim mesajla da.

2. okul adı için okuyacaksanız okumayın çünkü o sizi mutlu etmez, okulun adının bir işe yarayacağını düşünürsünüz ama memnuniyetsizlik sizi asla rahat ettirmeyecektir. Sonradan 'keşke' adındaki geçmiş hataların telafisi zordur. Kalbinizden ne okumak geçiyorsa onu okuyun.

Ben sadece kendi alanım ve genel yabancı diller hakkında öneride bulunacağım.

Dil 1 (almanca, ingilizce, fransızca) dışında, dil 2 (ispanyolca, latince, italyanca-balkan dilleri), dil3 (çince, japonca, rusça, ermenice vb.). dil1 için çoğu yerde mütercim tercümanlık, öğretmenlik ve dil edebiyat mevcut. Unutmayalım, dil bölümünde ast-üst ilişkisini Tercümanlıklar çeker.

Yabancı dil olarak en geniş 2 üniversite biliyorum. Biri Ankara üniversitesi, diğeri kendi okulum, Trakya üniversitesi. Özellikle balkan dilleri için her türlü dil bölümü mevcuttur. Ankara'da urdu dili var ama kendi okulumda yok, evet.

Balkan dilleri açısından en iyi öğrenebileceğiniz yer Edirne çünkü zaten her yer balkan (gizlinot: swh). Mütercim tercümanlıkta İngilizce üst noktada, daha sonra almanca, en son Bulgarca yer alıyor. Zaten diyelim ki bir balkan dili kazandınız, ilişkili diğer dilleri de öğreniyorsunuz (mesela Bulgarca kazandınız Rusça mecburi dil) gibi gibi. Daha kişisel sorularınız varsa cevaplarım zevkle.

Dil bilim okumak bir dil meraklısı için bulunmaz nimet. Öğretmenlik okumayı tavsiye eder miyim? yok, etmiyorum çünkü en azından kendi okulum için konuşursam, maalesef çok yetersiz kalınıyor. Dil öğretmenlerinin geneli bu sorunla karşı karşıya kalıyor. Tutup bir şeyi anlat deseniz maalesef anlatamaz düzeyde ve ben kendim şahit oldum, zor şeylerle karşı karşıya kalıyorlar, ezberci sisteme ayrı lanet olsun, konumuz bu değil. Ben dil seçmek istiyorum ama öğretmenlik mi sözlü bilim mi çeviri bilim mi dil bilim mi dil edebiyat mı derseniz, ben tercüman da olurum tarih de isterim dil bilim de sözlü bilim de derseniz, sizi dil ve edebiyata beklerim. Hepsini mecbur öğreniyorsunuz.

3. İstemediğiniz bir bölüm yazmayın. Zira benim gibi 4.senenizde bırakırsınız.

Şehir de çok önemli bence. Okey şehri satın almıyosunuz ama üniversite ortamından eğlence hayatına ve etkinliklerde bu çok fark ediyo. Çünkü ünidesiniz ve eğer bir işte çalışmıyosanız gerçekten fazlasıyla vaktiniz oluyor. Bu zamanı elbette çoğunu laylayloma ayıracaksınız hepimiz ayırdık çünkü ama büyük ve daha rahat bi şehirde yaşarsanız kendinizi geliştirebilmek için daha fazla imkan olur önünüzde. Daha fazla kurs daha fazla festival daha fazla konser daha fazla seminer vs. Neye ilgi duyuyorsanız artık. Size kalmış bu.

Kıssadan hisse eğer yapmayacağınızı biliyorsanız o bölümü okuyup o mesleği edinmeyin derim size ben. Çünkü ömür boyu yapılmasa da uzun seneler süren para kazanma ve yaşama metodunuz olucak bu meslek. Belkide 45-50 sene çalışıp emekli olucaksınız o meslekten. Bu cok uzun bi süre. Bu yüzden istediğiniz ve sevdiğiniz bölümü yazın derim ben.

4. oturup sakin kafayla ve mümkünse yalnız başınıza düşünün.

nasıl bir insansınız, neler yapmaktan hoşlanıyorsunuz, ilerde bu ülkede yaşamak istiyor musunuz gibi sorulara cevap arayın.

internette okumak istediğiniz üniversite ve bölüm hakkında bol bol araştırma yapın, oralarda okuyan insanlarla konuşun, fikirlerini alın.

şu yaşınıza kadar bu kadar büyük bir karar vermek durumunda kalmadınız muhtemelen. hayatınızda kendinize yol çizmek için geri dönüşü her ne kadar mümkün olsa da bir dönüm noktası bu.

evet önce bölüm seçin, çünkü sevmediğiniz işi yapamazsınız. ama üniversite seçiminiz de gerçekten çok önemli. sizi geliştirme olanakları yüksek olan, öğrencisinin arkasında olan ve destekleyen, imkanları iyi bir okul seçmeye çalışın.

asla ama asla arkadaşınız/sevgiliniz başka bir şehre/bölüme/üniversiteye gidiyor diye sırf onunla birlikte olmak için tercih yapmayın.

size mutluluk verecek bi okulda okuyun. kampüse,hocalara, arkadaşlarınıza baktığınızda "iyi ki" diyebilmek çok güzel.

umarım hepiniz istediğiniz puanı alabilmişsinizdir, umarım herkes çok çok güzel bölümlere ve üniversitelere yerleşir.

dipnot: odtü hakkında sorusu olan varsa mesaja beklerim süslüler, elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışırım.

5. öncelikle bu hayatımın en önemli kararı , benim için dönüm noktası deyip tercih dönemine olduğundan fazla önem yüklememeye çalışın derim. evet önemli bir karar verecek , bundan sonraki hayatınız için bir tercihte bulunacaksınız ama bu süreci en az stresle tamamlamak size çok daha yarar sağlayacaktır bunu unutmayın. anne baba başta olmak üzere çevrenizde aklı başında yorum yapan (sırf konuşmuş olmak için konuşan kafa karıştıranları demiyorum tabii ) herkesin fikrini alın , ne diyorlar diye mutlaka bir dinleyin ama adı üstünde bu bir tercih ve sonuçta okuyacak olan sizsiniz o yüzden mutlaka kendi kararınızı kendiniz verin. ilgi alanınız olmayan ya da bir şekilde kendinize yakın bulmadığınız bir bölüme sırf okul çok prestijli , şöyle de iyi diye düşünüp , dahası birilerinin etkisinde kalıp asla kaymayın.

bir de en önemlisi siz tercih listesi oluşturacaksınız puanınıza göre en yüksekten en aşağıya sıralanmış bir okul listesi değil. bu benim vaktiyle kendimde ve daha sonra da çevremde gördüğüm en büyük yanlış. sizden istemediğiniz halde bu okulun puanı daha yüksek bak mutlaka bunu ön sıralara yazalım girme şansın çok yüksek diyen biri hocanız bile olsa dediğini yapmayın. dersanede hocayla liste hazırlayıp eve gelip sıralamayı tamamen değiştirdiğimi bilirim. bir de gitmeyeceğinizi düşündüğünüz bir yeri sadece açıkta kalırım endişesiyle gerçekten yazmayın sonra çok pişman oluyorsunuz.

etrafta konuyu ama o bölümün , mesleğin iş imkanları daha iyi sonra işsiz kalırsın burası türkiye gibilerinden aklınızı çelenler olabilir. ama işsizlik günümüzde hangi alanda okursanız okuyun dönüp dolaşıp hayatınızda hiç değilse bir dönem kısa süreli de olsa karşılaşabileceğiniz bir sorun ne yazık ki. yani tamamen sektörel bazlı bir durum değil o yüzden tek başına bu kaygıyı baz alarak tercih yapmayın diyenlerdenim ben.

iibf çatısı altında bir bölüm seçmeyi düşünenler varsa daha detaylı yardımcı olabilirim.

6. Hacettepe Hemşirelik Fakültesi yazmayı düşünenlere yardımcı olabileceğim dönemdir

7. İletişim fakülteleri kocaeli,istanbul,marmara hepsi hakkında yardımcı olabilirim.

Özellikle halkla ilişkiler ve tanıtım-reklamcılık bölümleri hakkında.

8. İtü veya kimya mühendisliği ile ilgili sorularınız olursa bekliyorum beybiler.

9. yukarıda yazıldı mı bilmiyorum ama ben de üniversite değil bölüm seçilmesinden yanayım çünkü kimse sizin cvnize bakıp aaa .... üniversitesinden mezun olmuş demeyecek, sizin donanımlarınıza bakacak hepsi kendinize neler katmışsınız ona bakacaklar.

bölüm seçilirken de aynı şey geçerli bence sırf daha çok para kazandıracak daha çok geleceği var diye örneğin hukukla psikoloji arasında hukuku seçmeyin. İlgilendiğiniz şeyler ve ben ne yapsam beni mutlu eder diye düşünmek çok önemli bence. ben lisemde dil sınıfı açılmadığı için eşit ağırlık okumuştum, eşit ağırlıktan hiçbir istediğim bölüm olmadığı için üzerine düşüp de sınava girmedim bile. Dilden girdim bir de sözelden girdim reklamcılık sinema tv tarzı bir şeyler olur mu diye izmirdeki güzel üniversitelerden birine de rahatlıkla girebilecek bir sıralamam vardı ama okumaktan zevk almayacağımı düşünüp tercih yapmadım bile sözelden.

celal bayar üniversitesi ve ingiliz dili ve edebiyatıyla ilgili sorularınızı severek cevaplandırırım :)

10. Üniversiteye başlamadan önce sağlıkla ilgili bölümlerde üniversitenin farketmeyeceğini bilginin aynı olduğunu düşünüyordum fakat bölüme başladığımda (Hemşirelik) öyle olmadığını diğer üniversitelere göre daha donanımlı yetiştirildiğimizi anladım diğer bölümlerde nedir bilemem ama Hemşirelik açısından üniversitenin farkının olduğunu düşünüyorum ama dersiniz ki ben kolay okuyayım temel becerilerim teorik bilgimden daha iyi olsun kpssyle atanayım işte o zaman üniversitenin eğitimine aldırış etmeyin ancak şunu bilin ki bilgi güçtür öğrenilir beceri ise kazandırılır yani bir damaryolu açmayı en çok bir haftada öğrenir çok da güzel yaparsınız. Ülkemizin kaliteli bilgisi ve becerisi yüksek hemşirelere ihtiyacı olduğunu düşünüyorum bunun için de mesleğimi herkese doğru anlatabilmeyi işe başlayınca da arkamdan küfrettirmeden en güzel şekilde yapabilmeyi temenni ediyorum.

Dipnot:lütfen insanları ve yardım etmeyi sevmiyorsanız sırf atanabilmek için yazmayın etrafta bu tür meslektaşlarımı görmek beni rahatsız ediyor ve mesleğimin onurunu zedelemiş gibi hissediyorum

Edit:Allahaşkına bunda eksileyecek ne buldunuz çok merak ediyorum bir insan mesleğini anlattı bölümünü anlattı diye eksileniyor çok garipsiniz gerçekten