1. 1984 yapımı bir yeşilçam filmi. naruk baytan yönetmiş, aydemir akbaş yazmış.
kemal sunal niyazi karakterine hayat veriyor. niyazi, bir karamela firması için mani yazan ve geçim sıkıntısı çeken bir adamdır. film çok ciddi toplumsal eleştirilerle başlıyor. niyazi'nin gördüğü rüya bir carpenter filminden fırlamışçasına gerilim içeriyor. niyazi borcunu ödemek için tek tek esnafı gezerken, hepsinin paragöz olduğunu ve hilekarlığa başvurduklarını görüyoruz. niyazi'nin karısını nevra serezli, kaynanasını nezahat tanyeri canlandırıyor. ikisi de filme mizahi anlamda büyük katkıda bulunuyorlar.
niyazi bütün özelliklerinin yanında bir avenger. süper gücü de bahis sonucu tutturabilmesi. bunu duyan kazım da niyazi'nin yakasına yapışıyor. niyazi'yi dinçer çekmez, adamlarından birini de metin çekmez (gizlinot: şehrazat'ın kayınpederi) (gizlinot: feriha'nın babası) canlandırmış, yeşilçamda yine bir kardeş buluşması yaşanmış.
zihni göktay da niyazi'nin mahalleden bir dostunu oynamış. bir adamın siması ve ses tonu hiç mi değişmez yahu, maşallah diyelim zihni bey'e, hala tiyatro sahnesinde dipçik gibi. ayrıca meraklı köfteci'deki akıl hastanesindeki kaleci de oymuş, orada tanıyamamıştım.
filmde bir minibüs sahnesi var ki, muhteşem. (gizlinot: şiki şiki baba desek hatırlarsınız herhalde) niyazi o atmosferi yakalasın da lotoyu tuttursun diye herkes muma dönüyor. deve cüce oynar gibi insanları bir ayaklandırıp bir oturtmak sunal filmlerinin mizahının en temel taşlarından biri sanırım.
nermin denizci sunal'ın iş yerinde çalışan kadına hayat vermiş. bu kadın üzerinden de bir cinsiyet eşitsizliği göndermesi yapılıyor. ayrıca denizci çarıklı milyoner'de sunal'a yamanmaya çalışan kızı, şendul şaban'da da konkene gelen kadınlardan birine hayat vermişti.
filmin at yarışı sahnelerini (son sahne hariç) filmin temposunu düşüren cinsten, yavan buldum.
güzel, yer yer kahkaha attıran, sıcacık bir film. izleyiniz efendim.