111.
sevmekle ilgili.
spor yapmayı sevmiyorsanız o spor dalını sevmemişsinizdir. mesela ben ağırlık antrenmanı sevmiyorum. ha yapıyorum ama sevmiyorum. ben yoga, ip atlama, hiit kardiyo gibi ekipmansız veya az ekipmanlı, her yerde her daim yapabileceğim, beni bir yere mahkum etmeyen, neredeyse oraya gitmek zorunda bırakmayan sadece bedenimle yapacağım sporları sevdiğimi anladım. istersem tatilde, istersem evde, istersem doğada yapabileceğim aktivetelerle daha rahatım.
sizler de sevdiğiniz sporu bulun derim. insan sevmeyince sürekli kılamıyor.
12 aralık 2020 11:14
12 aralık 2020 12:11
112.
11 yasındayken bir kulüpte yüzüyordum. inanılmaz bir histi benim için. sonra sbs sebebiyle bırakmak zorunda kalmıştım yüzmeyi.
üniversitedeyken de ara sıra spor salonuna gidiyordum. çalıştıktan sonraki his çok güzeldi ama salonu sıkıcı bulduğum için giderken pek istekli olmuyordum.
ama vakit geldi süslüler. hazır gençken, sağlıklıyken, beslenmeme çok dikkat ediyorken, artık vakit geldi. insanız bir kere, hareket etmek doğamızda var.
az önce haftada iki gün olacak şekilde alt ve üst vücut egzersizleri için bir program yaptım. ağustos ayı boyunca gideceğim. genelde insanlar varken çok rahat hissetmediğim için (biraz utanıyorum..) sabah saatlerini tercih edeceğim. haftada iki benim için çok ideal. ağustos ayı programıma başlamak için sabırsızlanıyorum. (gizlinot: ask acısına da çok iyi gelecek! )
113.
Hayatında hiç koşmamış, spor yapmamış olan ben 6 aydır düzenli reformer yapıyorum. Kilo problemim yok hep zayıftım fakat sabahları inanılmaz bel ağrısı çekiyordum. Fıtık vs olmadığımı da öğrenince pilates ya da yüzme önerdi doktorum. Benzer sıkıntıları yaşayanlara tavsiye ederim. Sabah tutukluğum bitti. Enerjik bir moda soktu spor beni. 35 yaşıma kadar hiç spor yapmadığım için kendime epey kızdım.
114.
5 senedir ara ara bırakıp yeniden başladığım benim için kafamı toparlayan aktivite. 5 senedir salona gitmiyorum ilk başta youtube videoları ile başlamıştım. Çok güzel kilolar verdim geçen sene gitmeye başladığım yere bu sene yine yazıldım. Spor yapmak bana "kendime çok değer veriyorum" hissi veriyor. Hem sıkılaşmak hem de o güzel hissi yakalamak için tekrar başlıyorum
115.
Hayatımın en düzgün zamanlarını hep spor yaptığım yıllarda yaşadım. Sporlu yıllar falan diyince kulağa havalı geliyor da öyle şekil şukul birşey değil yaptığım spor. Üniversite son sınıfta 6 ay yüzdüm ve tempolu yürüdüm. Uyku saatlerim çok düzenliydi, beslenmem spor boşa gitmesin diye daha nitelikliydi. Aradan 7 yıl geçti geldim 29 yaşına. 30 olmadan kendime spor alışkanlığı edincem diyerek çıktım yola. Pilateste 3 gün sonra tam 1 yılı bitiriyorum. Faydalarını anlatamam. Tüm ağrılarından kurtuldum. Hayatım yine düzene girdi. Gece uykuda diş sıkmayı bile bıraktım. Gerçekten psikolojik anlamda insana bundan daha iyi gelen çok az şey vardır. Kendiniz için hiç değilse düzenli tempolu yürüyüşe alışın süslüler. İnanın salona gelen 50li yaşlardaki teyzeler o kadar pişmanlar ki geç kaldıklarına. Onlardan olmayın.