1. Bu başlık daha önce nasıl açılmamış, şaşırdım doğrusu. Baştan söyleyeyim, çok uzun bir yazı. Ama danışmanlığını yaptığım bir işle ilgili size de bir nebze olsun faydam dokunsun isterim. Yakın zamanda bu hengameden geçmiş ve çevresindeki pek çok insanı bu konudan dertli görünce hiç başım ağrımadan geçirdiğim bu süreci madde madde yardımcı olacak şekilde sizlerle paylaşmak istedim, umarım faydalı olur.
1. Her şeyden önce neden evlendiğiniz, kiminle evlendiğiniz çok önemli. Mantık evliliği ya da görücü usulü evlenenleri da kapsamakla beraber daha çok aşk evliliği yapanlara ilk tavsiyem, eşinizi asla zorlamayın. Hem madden, hem manen. Çünkü artık bir yola çıkmışsınızdır, evleneceğiniz kişi belliyse ona taşıyabileceğinden çok daha fazla yük yüklemek eziyet olacaktır ve ilişkinizi daha başından yıpratmaya başlayacaktır.
2. Olabildiğince en az borçla evlenmek gerek. Borçsuz demiyorum çünkü günümüz şartlarında bu şekilde olabilmek için ya aileden bir şeyler geliyor olması lazım - ki bu en kötüsüdür, on yıllık mesleğiki tecrübemde mağazada nişan atan onlarca çift gördüm. Aileler masrafları yüklendiğinde size söz hakkı daha az düşüyor ve siz daha fazla birbirinize giriyorsunuz.
2. Aile ilişkilerini belirli bir seviyede tutmak, saygı çerçevesinden asla çıkmamak lazım. Yoksa en ufak tartışmada nifak tohumu evlilik toprağınıza salınıyor ve bu hayat boyu sürüp, gidiyor. Eşinizin annesini sevmek zorunda değilsiniz ama eşinize verdiğiniz değer için saygı duysanız bir şey kaybetmemekle birlikte eşinizin gözünde daha değerlenirsiniz.
3. Bu kısma kadar tamamsanız şimdi cafcaflı kısım geliyor. Söz merasiminden hemen önce, evlilik teklifi sizin isteğiniz dışında (malum artık haberimiz oluyor bir şekilde :p) gerçekleştiyse birlikte oturulup her şey tek tek yazılmalı. Elde ne kadar para var, söz nişan düğünde üç aşağı beş yukarı ne kadar takı gelir, maddi imkanlarınız nelerdir, ailenizden ne kadar destek gelir bunları iyice yazıp, toplayıp, hesaplayıp öyle işe başlanmalı.
4. En zarar edilen kısım altın kısmı. Artık hiçbirimiz doğru düzgün set falan takmıyoruz arkadaşlar. Hele hele o bilezikler falan tamamen kasa işi, takmayacağınız şeyler için sırf millet taktı desin diye asla boşu boşuna masraf listenizi arttırmayın. Maalesef örf ve adetlerimiz yüzünden biz önemsemesek bile ailelerimiz "bizim gururumuz, takılacak" diyorsa da en azından iki bilezik gibi kayda değer genel geçer rakamlarla bunlar sınırlandırılmalı. Mesela kesinlikle aşağılamak için vermiyorum bu örneği, eşiniz çalışıyor siz çalışıyorsunuz, ortalama üçer bin liralık maaşlarınız var, tutup da adama beş bin liralık tek taş aldırmaya çalışıp en baştan bir sıfır başlamayım duruma. Çünkü aynı evde yaşamaya başladıktan sonra yaşanan her sıkıntıyı birlikte yaşayacaksınız. Yeri gelecek belki tatile gitmek isteyeceksiniz ama o çekilen zıkkım krediler yüzünden gidemeyeceksiniz. Ben mesela hiçbir şey istemedim. Eşim set almadı bana, eksik de değilim. Bileziklerim falan da yok olanları bozdurduk, düğüne müğüne giderken takıyor millet ben düğüne de gitmem zaten, evimin huzurunu düşünmek varken neden milletin gözünü düşüneyim?
5. Ev için semt seçme kısmı. Bu en önemli maddelerden biri. Eğer çalışıyorsanız evinizin ihtiyaçlarını karşılamasına ve işyerinizin yakınında olması hayati bir önem taşıyor. Çünkü akşam eve gittiğinizde yine yemek yapacak, sofra hazırlayıp toplayacak, çay içecek hasılı mutfak içi çalışmanız devam edecektir. Dolayısıyla işten eve ne kadar erken giderseniz o kadar az yıpranırsınız.
6. Evi tutma zamanı geldiyse, öncelikle ne tür eşyalar alacağınızı kafanızda belirleyin ve asla ama asla evi tutmadan bir tane bile eşya almayın. Özellikle günümüz şartlarında evler İstanbul ve çevresinde bir hayli küçük, büyük risk. Tuttuğunuz ya da aldığınız eve göre yine de ölçüsel olarak genel geçer eşyaları seçmek çok önemli.
7. Gelelim evlilik masraflarının en büyük paydasına sahip eşya alımına. On senedir mobilya sektöründeyim ve hemen her ürünün mali boyutunu biliyorum. Bu sebeple evlenirken gittim her şeyimi ikeadan aldım. Çünkü biliyorum ki bana verilen her fiyatta aklımda ürünün maliyeti beliriyor, o zaman ben de çıldırıyorum. Mobilya sektörü inanılmaz bir kar sağlıyor şu anda. Sorduğunuzda dükkan kiraları çalışan giderleri vesaire deyip ürünün fiyatının yüksek oluşuna çeşitli bahaneler üretirler, ama çoğunlukla yalan olur. Velev ki mobilyacıdan alıyorsunuz, etiket üzerinden en az %30 indirim yapmayan hiçbir mağazadan alışveriş yapmayın. Çünkü o etiket fiyatları her zaman balon olur. İkea alışverişi nasıl yapılır diye bir başlık daha açacağım, ikea kalitesiz ürünler satmıyor yalnızca doğru ürün seçimiyle alışveriş yapmak gerekiyor. Buraya kadar her şey aklınıza yattıysa oraya da bir göz atmanızı tavsiye ederim.
8. Düğün yapmayın. Başkalarının eğlendiği sizin oradan oraya koşturarak yorgunluktan geberdiğiniz bir etkinliğe tonla para dökmeyin, onun yerine güzel bir yere bir hafta balayına gidin hiç olmazsa kendinize harcayın.
Bütün bu kısımları geçtikten sonra artık sevdiğiniz adamla aynı evde yaşamaya başlayacak, bir hayatı paylaşacaksınız. Bu süreci ne kadar az masraf ve harcamayla geçirirseniz emin olun ev içindeki huzurunuz o kadar fazla olur, dilerim mutluluğunuz daim olsun. Benim de inşallah bir nebze olsun faydam olsun.
Kolay gelsin süslüler! :)