3. Önceki yazarlar gibi övmeyeceğim. Tersine düşük bir kaliteye sahip kitap.
Aslında kitap da değil intihar ve aşağılama mektubu. Yazar, hayatının olaylarını romanlaştırdıktan bir ay sonra zaten intihar etmiş. Ve hayatında olanları kendi açısından, sürekli toplumu ve ailesini suçlayarak anlatmış. Çevirmen bile, kitabın başında kitap hakkında yazmayarak okuyucusunu etkilemek istememiş ve kitabın sonunda üstü kapalı imalar ile yazmış.
Kitap normalde bir roman olsa da, yazarın gerçek ismini kullanmadan kitaplarını yazmış olması bile kişiliğini gizleme amacına işaret ediyor. Hayatındaki her önemli olay kitapta yer almış.
Ailesinin yanında iken çocukluğunda, babası erken yaşta ölüyor ve idareyi abisi aldığı için ileride ona para gönderen ve onu kontrole gelen kişi de hep abisi oluyor. Ancak babasının ölümüne hiç yer vermeyip, kendini aklamak için yazdıklarına rağmen okur kitap boyunca anlamaz ise diye, Madam isimli karakterlere artık açıktan dedirtmiş, "babası suçluydu, Melek gibi çocuktu o" diye.
Yazar kitap boyunca alkolik olmasının ve kadınlara yaptıklarının suçunu toplumun kötü olmasına bağlamış ve anlattığı o berbat kişiliği de, madem toplum böyle ondan kaçmak için ben de daha kötü olmalıyım, diyerek maruz göstermeye çalışmış.
Ama adamın ne hayatında ne de kitabında, bu kişiden daha kötü birisi de çıkmadı. Onca kadının hayatını mağvedip, birisine intihar da ettiriyor. Hen kitapta hem de gerçek hayatında, ama buna toplum suçlu çünkü toplum kötü. Babam suçlu çünkü, sebep yok.
Kitap boyunca babası hakkında kötü bir şey anlatılmamış, ailesinden kaçmış hep.
Uyuşturucuya, alkole ve gece alemine daldı çünkü toplum kötü, ona karşı koyamıyorum. Ama buna rağmen ona insanın hayatının içine ettim, çünkü ben Melek gibiyim. Toplum beni anlamadı çünkü toplum kötü. Bu kadar iyi bir kişiliğin, bu kadar insanın hayatına tükürmesinin hikayesini, neden sevmişler anlamadım.
Kitabın tüm teması bu, intihar mektubu uzun olur diye kitap yazmış adam. Ama bu sefer kadını ikna ettikten sonra kendi de ölmeyi başarmış.
Ölünün arkasından kötü konuşmayalım, diye olmalı sevilmiş.