kedi sahiplenmek

1. ay ne kadar tatlı benim olsun bu kafasıyla yapılmaması gereken eylem. evcil hayvan beslemek büyük sorumluluk getirmektedir ve her türlü olumsuzluk göze alınarak yapılmalıdır. kedi sahiplenmek tatlış fotoğrafları instagrama koymakla bitmiyor maalesef.

öncelikle kediniz için bütçe ayırmaya hazırlıklı olun. düzenli aşılar ve veteriner kontrollerini hem kendi sağlığınız için hem de kedinizin sağlığı için yaptırmalısınız.

kaliteli kum ve mama kullanmaya özen göstermelisiniz.

tüy dökme problemine hazırlıklı olmak her şeyin içinden(hatta yemeklerin bile ) kıl çıkmasını göze almalısınız.

tatile gideceğinizde kedinize bakacak birinin olması ya da onu da götürmek gibi durumlara hazırlıklı olmalısınız.

kedilerin ortalama ömrünü düşünerek bir plan yapmalısınız. mesela bir yıl sonra çocuk sahibi olacaksanız çocuk olana kadar bakarım sonra yollarım mantığı kesinlikle hatalı bir düşüncedir.

bunların hepsini göze aldınız kedi sahibi oldunuz ona bağlandınız. sonrasında bir hastalık, kaza ya da yaşlanma dolayısıyla onu kaybetmeye de kendinizi alıştırmalısınız. evlat acısı gibi derler ya işte aynen öyle oluyor çünkü.

2. Kedi başlığını görür görmez geldim. Bayılıyorum kedilere ne kadar çok desem o kadar az olur. Tüm sokak kedileri benim evladım

Mümkünse zor durumda olanı sahiplenmek çok önemli. Hayvan barınaklarında, sokaklarda kurtarılmayı bekleyen o kadar can var ki. Petshoplarda kafeslere tıkılmış, önüne 2 gram mama konularak o kedinin her ihtiyacını karşıladığını düşünen kalın kafalara söyleyecek çok sözüm var ama neyse o başka başlığın konusu.

Kedi sahipleneceksen eğer o kediyi evladın gibi göreceksin en başta. Nasıl ki çocuğun olunca her aşı gününde yollara düşüyor, hastalanınca gece onun için kalkıyor, sürekli yemesiyle içmesiyle beziyle ilgileniyor, her seferinde şefkat gösteriyorsan bir kedi için de bunu yapacaksın. Onun da bir can taşıdığını unutmayacaksın. Hevesim geçti deyip sokağa atamazsın mesela. İnsan çocuğunu sokağa atar mı hiç?

Ben de bu aralar barınaktan bir yavrucağı kurtarmaya niyetliyim. Hadi inşallah

Edit: smiley kullanmak yasakmış

3. Zilli 8 yaşına girdi 6.6 tarihinde sokakta minicik bir kutuda totosunda bir sürü parazitle buldum o minicik serçe parmağımdan küçük patilerinden günlerce serum yedi hiç tanımadığım halde hergün götürdüm getirdim iyileşsin bırakırım sokağa dedim işte 8 senedir bırakıcam :))

Benim can yoldaşım oldu

Gelelim pörtlek hanıma

2.kedi asla almam eve diyordum çünkü zilli aşırı kıskanç deli hatta psikopat diyebilirim. sokakta kedi sevim üstümde azıcık koku olsun 3 gün benle konuşmaz.

evin önüne ağustos ayı 2 sene önce bir kedi miyavlaması ama canından can çıkıyor arıyorum bulamıyorum yakalamak için yaş mama hattı çizdim bu sıpa geldi hop görürüm allahım kulaklarını kesmişler el kadar bişey

speddy gibi sadece uçarak kaçtığını görüyorum yakalamak istediğimde.

3 gün gece gündüz uğraştım yakaladığım gibi veterinere demezmi kulaklarını kesmişler paslı bişeyle (gizlinot: kapı sıkışması diil bildiğimiz kulakları yok kızımın ) iltihap var gözetimde kalması lazım yerimiz yok. hadi al ilaçlarla eve getir Allahım o nasıl bir bebektir. 10 gün bakım yaptım hadi dedim kış geliyor kışı geçirsin zilli eğer kabul ederse zilli kabul de etmedi ama kavga da etmedi. İşte 2 senedirde bu kış geçsin bu yaz geçsin bu sonbahar geçsin diye diye ikinci kızım oldu.

Sokakta kısırlaştırdığım tedavi ettirdiklerimin sayısını bilmiyorum.

Ciğerime dokunan tek bir kedi var anlatmim şimdi vefat etti kurtaramadık ezilmiş kenara bırakılmıştı tek beni üzen pisi o olmuştur.

Uzun lafın kısası lütfen çantalarınız azıcık mama koyun onlar aç çok açlar 5 liraya mama var kimsenin bütçesini zorlamaz. Onları beslediğinizdeki size verdikleri iyi enerji gününüzü güzelleştirir.

Evde beslemek isteyenler 20 yıl onunla yaşıyacaksınız düşünün bunu. Aldım 1 sene geçti olmadı bırakalım sokağa o hayvan ölür yaşayamaz. benim elimde kaç kedi can verdi hepsi cins hepsi upuzun tüylü bildiğimiz ev kedisi.

Onlar eve alışırsa sokakta yemek bulamaz. Tuvaletini bile yapamaz toprağa.

Ömürlük can yoldaşınız olur, aynı bebeğiniz gibi düşünün. Aşısı hastalığı paraziti herşeyiyle aynı bir bebektirler hiç büyümeyen.

4. sorumluluk ve ilgi gerektirir.

bazen de sokakta kendi başına yaşayamayacak olan bir kediyi sahiplenmektir. diyerek gerçekten buna ihtiyacı olan çok tatlı bir minnak için bir ilanı paylaşmak istiyorum.

tahminen 4-5 aylık, dişi, tedavisi 1 aya tamamlanmış olacak (bir bacağını kesmek durumunda kalmışlar). şimdiden ilan verilmesinin sebebi tedavi bitince kalacak yerinin olmaması. o nedenle önceden irtibat halinde olunması en doğrusu.

İstanbul içi, ortak bir noktada teslim edilebilirmiş. gsm: 0553 674 46 49

birkaç fotoğrafını paylaşıyorum. videosu da var (aşırı tatlı kendini sevdirme delisi), onu whatsapp üzerinden isteyebilirsiniz.

5. Hayatının ortalama 10 yıllık diliminde bir canlıdan sorumlu olacağının bilincinde olmayanların asla düşünmemesi gerekendir. Zira ev, tatil gibi planlarınızı etkiler. Sorumluluk, özveri, fedakarlık ve bol sevgi gerektirir. Muhteşem bir histir. Evdeki varlığı kalbinizi ısıtır.

6. hali hazırda bir kuş sahibi olduğumdan  sahiplenmek yerine 3 ayda bir 15 er kiloluk mama satın alıp sokaktaki hayvanları besliyorum.elimden bu geliyor

7. 4 kere yaptığım,yüreğimi hayata bakışımı değiştiren iyi ki dediğim eylem.

çok seviyorum çok

dilerim allah herkesin evladına uzun,sağlıklı,çok mutlu ömürler versin

8. inşallah bugün sahipleniyorum. akşam olması için dua ediyorum şu anda. çok heyecanlıyım süslüler. beraber çok güzel bi hayatımız olacak onunla sabırsızlanıyorum.

edit: geldi benim prensesim. erkek dediler erkek ismi koyduk dişi çıktı. tüm gece yanımda yattı. çok mutluyum sokaktan bir tane bile olsa can kurtardığım için.

9. Asla ama asla arkadaştan ordan burdan ücretsiz yavru cins kedi alma olayı değildir. Zaten cins kediler kolay kolay yuvasız kalmıyor, keşke çoğu insan bunun farkında olsa ve cins sevdasından vazgeçip sokaktan sahiplense...

10. Oğlumla çok güzel bir tanışma hikayemiz var. 

Ben köpek delisi bir insan onlarak her zaman bir köpek sahiplenmek istemiştim o zamanlarda onun planlarını yapıyor iyi araştırıyordum, sonuçta bir canın sorumluluğunu almak kolay değil her yönden hazırlıklı olmalıydım.

 Turistik bir tatile çıkmıştık, üniversite bitmiş ve yorgunluğumuzu atmaya çalışıyorduk annemle. Gezerken şehrin ilk kurulduğu tarihi bölgesine gittik tam bir kedi cenneti. Hayatımda bu kadar kediyi bir arada gördüğümü hatırlamıyorum. Devasa torbalarla mama döküyor hayvanseverler, kedisi köpeğide gelip yiyor. Bir harikaydı. Annemle duruma şok olmuş izlerken bir bebek hakkında konuşulduğunu duyduk. Annesinin ölüsünün yanında ağlarken bulunmuş, çocuklar alıp büyük kedilerin yanına getirmiş. büyük kedilerden emziren olmadığı gibi hırpalayıp duruyorlarmış. Neden diye sordum büyük kediler kendilerinin olmayan yavruları öldürürmüş, yemeklerini paylaşmazmış. Sürekli ölü kedi gömüyorum dedi adam. Klasik belgesel sahneleri geldi aklıma erkek aslan diğer aslanla girdiği dövüşte kazanınca yavruları öldürür ya hani aynı olay. 

Hangisi olduğunu ararken can hıraç yemek yemeye çalışan diğer kedilerin altında kalan, üstüne basılan en küçük en zayıfını direk gördüm. Kıpırdamaya mecali yoktu. Hemen aldım kucağıma iki cılız ses çıkardı sonra tamamen bıraktı kendini. Hiç mücadele yok, nefes alıyor mu diye kontrol ettim o kadar. Büyülendim, hayran oldum, aşık oldum. O bakışlarına, her bir yarasına, pembiş dudaklarına burnuna bir canlı bu kadar güzel olamaz dedim. 

Hemen veterinere götürdüm bu ölür bunu bırak sokakta çok bebek var sağlıklı bir tane al dedi. Gaddar kadın nasıl böyle bişey der diye çok üzüldüm. Pes etmedim. Oğlumda pes etmedi o cılız ayağa kalkmaya mecali olmayan hayvanı uçakla gidemediğimiz için(aşıları yok diye almadılar) 20 saat otobüs yolculuğu yaptık. Hayatımın en zor 20 saatiydi. Ama yaşamakla beraber koşarken yerinden kalkmayan yün halıları kaydıracak kadar güçlü tam bir yağız at oldu oğlum.

Bir buçuk yıldır birlikteyiz Her geçen gün daha da güzelleşiyor daha da tatlılaşıyor. Ona dokunmadan, sevmeden, sarılamadan yapamıyorum. 

Herkes onun çok şanslı bir hayvan olduğunu onu kurtardığımı söyledi ama o beni kurtardı. Onu sokaktan o zorlu yaşam mücadelesinden kurtarmış olmak ayrı bir mutluluk. 

Zannetmeyin cins değil diye daha az seveceksiniz, daha kıymetsiz olacak. O bana göre dünyanın en güzel canlısı ve belkide aramızdaki bağ o zor zamanlardan kaynaklı bu kadar kuvvetli oldu. Bir hayvanın sevgisi olmadan yaşamak ne büyük kayıpmış meğer. 

Bu sorumluluğu kabul edip ona ömrünün sonuna kadar sığınacağı ailesi olursanız onların size verebilecekleri çok daha fazla. 

Kusura bakmayın çok uzun oldu biliyorum ama daha kısa cümlelerle anlatamazdım. Hepinizin bu sevgiyi tatmanızı dilerim.