la la land

1. Whiplash filmi ile tanınan Damien Chazelle'nin yönettiği, emma stone ile ryan gosling'i üçüncü defa bir araya getiren 2016 yapımı müzikal - romantik film.

los angeles'da geçecek olan filmde ryan gosling müzisyeni, emma stone ise aktris olmaya çalışan bir genç kızı canlandıracak. ülkemizde vizyon tarihi şu anlık 27 ocak 2017 olarak belirlendi.

bu yılın en iyi fragmanına sahip olması bir yana şu an en çok beklenen filmler arasında. venedik film festivali ve tiff'de gösterimlerinden sonra gelen eleştiriler aşırı olumlu öyle ki oscar adayı olmayı bırak kazanacağına dair bahisler açılmış durumda. olumsuz tek bir eleştiri yok. beni aşırı heyecanlandırdı.

emma stone venedik'de en iyi kadın oyuncu ödülünü aldı ve oscar adaylığına kesin olarak bakılıyor.

muhtemelen 2 adaylık alacak olan amy adams ile yarışacak gibi.

bir dakikalık tebessüm ve görsel şölen için (link: https://www.youtube.com/watch?v=DBUXcNTjviI fragmanı)

2. dün akşam izledim ve hala etkisindeyim. şu an olduğumuz yer için nelerden vazgeçtik, neyi tercih ettik, ne kadarını göze aldık... yaşadığımız her saniyeyi sorgulatan masal tadında bir film. Ryan Gosling ve Emma Stone gerçekten muhteşemdi.

3. Demi lovato şarkısı.

(yazar: gezgic) sayesinde aynı isme sahip bir film olduğunu da öğrenmiş oldum. Bir ara izlerim artık.

4. dün izledim ve bayıldım hala etkisindeyim. zaten ryan gosling takıntılı olduğum birkaç erkek ünlüden birisi olduğu için kötü bulmam imkansızdı, ama genel olarak tam bir kış gününde gidip izlenmelik sıcacık bir film. ve soundtrack da muhteşem.

-spoiler-

ikinci yarıdan sonra kırılıp aşkı bu kadar realist ele almaları beni yıktı, mutlu bir son bekliyordum. sonunda icimden "allahımmmmmm mia 5 senede evlenip çocuk yapmak ne" cıglıkları attım ve o son bakışlar beni bitirdi birbirlerine nefret duymadan öylece gülümsemeleri ne bileyim sadece ağladım:(

-spoiler-

5. güzel bir müzikaldi gerçekten. ama kalbimi kırdı. ayrıca sinemadan çıktığım an caz çalıyordu ve kar yeni yağmaya başlamıştı, etkileniyöööğrum.

6. muhteşem bir filmdi. sountrack albümünü 2 haftadır deli gibi dinliyordum zaten, filme gitmeyi de iple çekiyordum. iyi ki gitmişim dedim.

insanı çok mutlu eden müzikler, danslar var ama aynı hayat gibi herşey tozpembe değil. bence çok gerçekçi bir film olmuş ama bu gerçekliği adeta bir hayal dünyası yaratıp orada bize gösteriyor yönetmen.

oyuncular, kıyafetler, çekimler, herşey mükemmeldi. caz müziği seven biri olarak özellikle müziklerden çok zevk aldım. 2017'ye sinematografik olarak harika bir başlangıç yapmış olduk. bunca kötülüğün içinde çölde su gibi geldi... verin bütün ödülleri gitsin, sonuna kadar hak ettiler.

bu arada yönetmenin bir önceki filmi whiplash. bunu filmden sonra öğrendim ama fragmanı gördüğüm andan beri filmi hep whiplash ile benzerlik yakalayarak tarif ediyordum insanlara. <3 damien chazelle <3

7. sinematografisi genel olarak oldukça başarılı film. açılış sahnesiyle minik orgazmik bir an yaşadım. sıfır cut ile oldukça iyi kotarılmış bir sahneydi. soundtrackleri de güzel bence, arada hala açıp dinliyorum. ryan gosline yorum yapma gereği duymuyorum kendisi benim için yürüyen seks :( muhtemelen bir daha izlerim bu filmi, kamera kullanımı ve açılarının yüzü suyu hürmetine. çoğu insanın aksine sonunu da beğendim ben. hayat lala land değil, ve o hep imrendiğimiz hayal ettiğimiz noktalar belki de bizim için işe yaramaz saçma sapan şeyler. güzel filmdi, izleyin izlettirin.

edit: nesini beğenmedin bunun ya? ruh hastasısınız gerçekten.

8. herkes cok begenmis ama ben begenemedim maalesef. eski hollywood'a atiflarda bulundugu icin hollywood tarafindan odule boguldugunu ve bogulacagini dusunuyorum. filmde maalesef bir olmamislik, bir eksiklik, bir hamlik vardi. danslar integre olamamis filme, diyaloglar cig kalmis. oyunculuk desen eh iste. bana yasadiklari o buyuk aski aktaramadilar.

halbuki ne umutlarla izlemeye gitmistim, cok begenecektim falan. benim puanim 6..

9. Film hakkında uzun uzadıya yazmayacağım ama sonu beni çok etkiledi. Seçimlerimiz bizi o an duygusal açıdan mutsuz etse de uzun vadede bizim için en iyisi olabilir, hayallerinin peşinden gitmek, kimseyi kendine ayak bağı yapmamak aslolan. Biz kadınlar için zor biliyorum ama doğrusu bu galiba.

10. Beğendiğim filmdir. Bu filme beklentim tavan bir şekilde gittim çünkü vizyona girmeden önce girsin diye gözünün içine bakarken üstüne bir de emmy ödüllerini silip süpürünce hal böyle oldu. Beklentimi karşıladı. Sinemada izlemeseydim bu kadar etkilenir miydim bilmiyorum.

Müzikal olduğunu duyup yüzünü ekşitenler var. Zevk meselesi bir şey demiyorum ancak bu film buram buram müzikal kokmuyordu. Açılış sahnesi hariç, Müzik filmin içine yedirilmiş bir şekilde. City of stars ne güzeldir öyle.

Filmde nostaljik bir hava olması da ayrı güzeldi. Aşklarının masum detaylarla gösterilmesi çok hoştu. Ryan Gosling ve Emma Stone ayrı ayrı çok iyi iş çıkarmışlar. Ryan Gosling piyano çalarken kendi çalmıyordur herhalde diye düşünsem de kendi çalıyormuş şaşırdım ve hayran kaldım. Dansları kostümleri şarkıları bile tek başına yeterdi.

Spoiler içeren görüşlerimi gizli nota yazıyorum şimdiden uyarıyorum. (gizlinot: sonunda Mia'nın hikayeyi baştan alarak mutlu son hayal etmesi filmde en üzüldüğüm kısımdı) (gizlinot: ancak sonu Mia'nın hayal ettiği gibi bitse bu şekilde etkilemezdi herhalde) (gizlinot: çünkü film aşkı için her şeyi göze alan insanları değil, hayalleri uğruna aşklarından vazgeçmiş iki insanı anlatıyor bana göre) (gizlinot: bazen hem aşk hem hayaller paralel gitmiyor bundan dolayı sonu buruktu benim için)