1. Bu tarz kitaplar okumayı sevmeyen benim üstümde bile büyük etki bırakan george orwell'in kitabı. Uzun paragraflar sıkmadı çünkü bana hep ileride yaşayacağımız ülkenin durumunu çağrıştırdı. İleride bir gün aynı bu kitapta anlatılan olayları yaşayacağımızdan eminim.
- süslü
- moda alışveriş
- kuaför & güzellik merkezi
- sağlık
- spor
- gönül işleri
- aile arkadaş ilişkileri
- cinsellik
- eğitim & kariyer
- seyahat
- pet
- sanat
- bürokrasi
- diğer
- girdiler (7)
- medya (0)
cinsiyet: | kadın |
cilt alt tonu: | cool |
saç rengi: | açık kestane |
ten rengi: | beyaz tenli |
göz rengi: | açık kahverengi |
2. Distopik romanların sadık okuyucusu olan beni benden alan kitaptır. Bana Jeremy Bentham'ın tasarlamış olduğu "panoptikon" hapisane planlarını hatırlatır. Panoptikon yapıdaki esas amaç kişiye sürekli izlendiği izlenimini verme, fakat hangi açılardan izlendiğini ve kimin izlediğini görmeye mahal vermemedir. Dolayısıyla Big Brother'ın sürekli izlediğini hissetmek, dinlediğini hissetmek, aynı bu hapishanede yaşamaya benzer. Daima izlendiğinizi ve dinlendiğinizi bilirsiniz fakat nerede ve kimin izlediğinden emin olamazsınız. Dolayısıyla hareketlerinize hep çekidüzen vermek durumunda kalırsınız. Kurduğu bu evreni ve en azından birilerinin zincirleri kırmaya çalışmasını daha iyi anlatamazdı Orwell... Düşünürsek bizler de izlenebilir durumdayız aslında, kullandığımız akbiller, okul kimlik kartları, hastanelere gelen parmak izi sistemleri, internet...
Söylenecek çok şey var aslında ama, kısacası Orwell'ı çok severim, 1984'ü daha bir severim...
3. Çok etkileyici bir kitap. Günümüzde bazı şeyleri görünce aklıma bu kitap geliyor.kitabın ilk basıldığı tarihin 1949 olduğu düşünülünce yazarın ileri görüşlülüğüne hayran kalmamak mümkün değil.
cinsiyet: | kadın |
ten rengi: | beyaz tenli |
saç rengi: | diğer |
yaş: | 34 |
göz rengi: | koyu kahverengi |
4. yıllar önce dehşete düşmüştüm okuduğumda. Bende "gazetelerde yazılan her şey yalan olabilir, ben neden haberleri takip ediyorum ki?" uyanışını gerçekleştiren kitaptır. sonra güvensizlik sorunu başladı işte. komplo teorileri, iki kavga eden politikacı için bile "danışıklı dövüş bu" gibi düşünceler, 9/11'i amerika yaptı zaten inancı falan. hiçbir şeyi değiştiremeyeceğimi, oy sisteminin bile sadece tercihim varmış gibi hissettirilmek için konulduğunu düşündürdü bana. hala oy veriyorum ama karamsarım. bu kitap karamsar yaptı beni.
cinsiyet: | kadın |
ten rengi: | buğday tenli |
cilt tipi: | karma |
göz rengi: | ela |
saç şekli: | dalgalı |
saç tipi: | yağlı |
yaş: | 44 |
cilt alt tonu: | nötr |
alerjik cilt: | hayır |
saç rengi: | kestane |
saç kalınlığı: | ince telli |
kepekli saç: | hayır |
5. tanım: George Orwell'ın 1947-478 yıllarında yazdığı distopya türündeki romanıdır.
Önce yazardan bahsetmem gerekirse, eski bir komünist olan Orwell yazdığı kitaplarda komünizmi,totaliter rejimi yerer. Bu yerginin bir diğer ürünü de Hayvan Çiftliği'dir. 1984'e dönecek olursam, romanında olaylar dünya üzerinde kalmış üç ülkeden birinin vatandaşı(!) olan aynı zamanda devlet kurumunda çalışan bir karakterin gözünden anlatılır ki bu karakter bulunduğu sistemi sorgulamaya yeltenen biri bunun spoiler olduğunu düşünmüyorum ama devamını getirmiyorum yine de. Bulundukları sistem ise bahsettiğim üç ülkenin birbiriyle sürekli savaş halinde olduğu, kuralların uygulanması adına insanların tabiri caizse beyninin yıkandığı, çeşitli yöntemlerle düşünmelerinin bile engellenmeye çalışıldığı bir dünya. Kitapta çok daha detaylı anlatılsa da basit bir tanımla sistemin çökmemesi için insanların temel içgüdülerinin de beslenmesi adına bir düşman oluşturulup herkesin ortak paydası olması sağlansın diye de holiganlığa yöneltilmesi gibi yöntemler kullanılmıştır. (gizlinot: bir cümle ne kadar karışık olabilir sorusunun cevabı )
Biraz daha yoruma gelirsem, bu romanın geleceğe mektup olduğunu düşünüyorum özellikle bazı yöntemler günlük hayatımızda fark ettiğimiz şeyler mesela dilin sınırlanması daha doğrusu birçok ülkenin anadilinin yavaş yavaş mutfak diline geçmesi, kısaltmalarla yaşanması. Bunun haricinde düşüncenin kontrolünün illa düşünce polisleri olmasa da big data ile sağlanmaya çalışılması (gizlinot: henüz başarılı olunmasa da uzun vadede düşünmek lazım tabi )
Biraz fazla uzattım farkındayım şöyle bitirmek istiyorum distopya ilginizi çekmeyebilir ancak bu kitabın bana göre son amacı bir kurgunun yazılması, geleceğe mektup dememin nedeni de buydu okunup üzerine düşünülmesi gereken gerçekten de aydınlatma yaşatan kitaplardan biri şiddetle tavsiye ederim. (gizlinot: Hızınızı alamazsanız da bir peri masalı olan Hayvan Çiftliği'ne geçebilirsiniz. :* )
cinsiyet: | kadın |
cilt alt tonu: | cool |
ten rengi: | beyaz tenli |
cilt tipi: | yağlı |
6. lisede kitabını okumuştum ve çok etkisinde kalmıştım. üniversitede de bi arkadaşımla filmine rastladık, izleyelim dedik. ama filmi çok sıkıcıydı inanışmaz yavaş akıyordu. ben kitabı nasıl övmüşsem artık kız sıkıldığı halde filmi izlemek için zorladı kendini. içimi afakanlar bastığı için en sonunda ben "film çok sıkıcıymış" dedim de öyle kapatmak istedi. kitabı okumayanlar kesinlikle okusunlar filmi için (link: http://www.imdb.com/title/tt0087803/ tıktık)
cinsiyet: | kadın |
cilt alt tonu: | warm |
alerjik cilt: | hayır |
saç rengi: | siyah |
saç kalınlığı: | kalın telli |
kepekli saç: | hayır |
ten rengi: | buğday tenli |
cilt tipi: | karma |
göz rengi: | siyah |
saç şekli: | dalgalı |
saç tipi: | kuru |
7. Bu kitapta anlatılan ülke, tanıdık bir yeri feci şekilde hatırlatıyor bana ama dur bakalım.