1.
Diyetisyen Evelyn tribole ve elyse resch'in üzerine kitap yazdığı beslenme biçimi.
Özetleyecek olursak, sezgisel beslenme; en ilkel hislerimizden olan açlık ve tokluk hissinin farkındalığının, diyet vs toplumsal baskı, kilo alma korkusu, depresyon vs nedeniyle baskılandığı için azaldığını söylüyor ve yeme bozuklukları gibi durumların bu açlık tokluk sinyallerinin azalmasına bağlı olarak artmış olabileceğini söylüyor. Ayriyeten herhangi bir besinin kısıtlanmasının (örneğin çikolata) çok yüksek ihtimalle, bu besini tıkınırca yeme atağına dönüşeceğini belirtiyor. (Bingeing)
Henüz bu konu hakkında çok fazla türkçe kaynak yok fakat kitabı okuduğumda, aydınlanma yaşadığımı söyleyebilirim. İngilizcesi olanlar için kitabı ve bu konuyu anlatan bir youtube videosunu aşağı bırakıyorum
(link: https://www.amazon.com/Intuitive-Eating-Revolutionary-Program-Works/dp/0312321236 intuitive eating)
(link: https://youtu.be/0r9Rmj9PTgU intuitive eating, haes)
2.
Tamamen sezgilerinizi dinleyerek yeme içme ya da yememe içmeme durumu diyebiliriz. Canınız o anda çikolata yemek istiyorsa yiyorsunuz istemiyorsa yemiyorsunuz. Amacı kilo aldırmak ya da verdirmek değil ama yeme bozukluğunu düzeltmek temelinde. Canınız sıkılınca yemek yeme alışkanlığı, kimse yokken çılgınca abur cubur yemek, kaçamak(!) yapınca suçluluk duymak gibi sıkıntıları kaldırmayı hedefleyen bir beslenme şekli.
Bu beslenme şeklinde kaçamak diye bir şey yok çünkü o an onu yiyorsanız demek ki vücudunuzun ona ihtiyacı var. Ayrıca vücuda bu serbestliği verince vücut aslında o kadar çok tatlı hamur işi yemek istemiyor çünkü onlar kaçmıyor bunu fark ediyorsunuz. Ben uyguladım ve gerçekten bazı şeyleri anlamamı sağladı. Başlangıçta çok kilo alıp sonradan verebilirsiniz ya da hep kilo alabilirsiniz ki bu çok mümkün değil çünkü sezgilerimiz bize vücut için en sağlıklı olana yönlendiriyor. Ben 2 3 kilo vermişim çünkü bir şey yemeden önce bi durup düşünüyordum şu an gerçekten bunu yemek istiyor muyum diye. Sağlıksız alternatifi sectigim günler de oldu brokoli seçtiğim günler de oldu. Bir süre ara vereceğim çünkü kilo vermek istiyorum ama bir noktada en sağlıklı beslenme şekli olduğu için tekrar döneceğim.
3.
Kilo almakla problemi olmayan tüm şişmanların beslenme düzeni. Bı çok şişman özünde sezgizel beslenme uyguluyor. Zihnimizi rahat tutuyor, yemekle savaşmıyoruz diye diye kilo alıp sonra da fazla kilolardan kaynaklı sorunlarla boğuşuyor daha da psikolojileri bozuyor. Sosyal dışlanma da cabası. Bütününde Kuş konduran bir beslenme değil.
22 nisan 16:37
22 nisan 16:42
4.
Bağırsaklarımla ilgili sorun yaşadığım dönemde, vücudum gluteni kendi kendine bıraktı. Böyle diyorum, çünkü ekmek tüketmeyip hatta keto tarzı beslenmeye yöneldiğimi fark ettim. Bu durum, köpeklerin çiğneyemeyeceği kadar sert kemikli etten, eti ne kadar severlerse sevsinler uzak durmasına, beklemiş suyu ne kadar susarlarsa susasınlar içmemesine benziyor... Tüm canlılarda olan bir biliş.
Eskiden adet döneminde kahve içmekten, aklıma gelmesinden bile nefret ederdim. Normalde sevsem bile.
"Sezgisel beslenme" deyince benim anladığım şey bu... Size neyin iyi gelip gelmeyeceğinin peşin farkındalığı.
Egzamayı tetikleyeceğini bilmeme rağmen bazen bir şeyi tüketmeyi çok istiyorum. Baharat gibi. İşte orada ket vurmuyorum. Ölçülü gidiyorum ama. Çünkü demek ki onun vücuda faydası, zararından fazla olacak. "Dürtüme" kapılıp ölçüyü aştığım anda sonuç, suratta kızarıklıklar...
Sezgisel beslenmenin bu açıdan da bir denge tutturmakla ilişkisi olması lazım.
5.
Vücudun bu şekilde bir sezgiye girebilmesi için gerçekten aç olmanız lazım aynı zamanda da yeterince su içmeniz gerekiyor bana göre. Yoksa günümüzdeki yiyecek bolluğu ile vücut gerçekten o besini istiyor mu? Yoksa bizim şımarıklığımız mı? Bu kısmı kestirmek zor.
6.
yeme bozukluğum düzeldikten sonra farkında olmadan uygulamaya başladığım beslenme biçimi. önceden normal zamanlarda kendimi çok kısıtladığım için özellikle duygusal olarak zayıf anlarımda tıkınırcasına mutfakta ne bulursam yerdim. sonra başka sebeplerden psikiyatriste gidip ilaç tedavisine başlayınca bu yeme bozukluğu da ortadan kalktı, artık canım bir şeyi gerçekten yemek istediğinde yiyorum ya da bazen(gizlinot: nadiren tabi) canım istemiyor bir parça çikolatayı geri çeviriyorum çünkü biliyorum ki canım istediğinde yiyebilirim. aynı şekilde aç hissettiğimde yemeye, aç değilsem yemek saati olsa bile yemek için acıkana kadar beklemeye başladım. gece geç saatte acıktıysam da yiyorum bu arada, geç oldu yemeyeyim demiyorum açsam yemeliyim diyorum. en önemlisi de sürekli yemek düşünmeyi bıraktım, artık yemek hayatımın merkezi olmaktan çıktı ve 2 - 3 kilo aldım sadece. artık farklı bir düzende beslenmeyi hayal edemiyorum bile, halimden çok memnunum.
7.
benim sezgilerle olacak iş değil ya.komple glutene koşuyo bünye.
8.
Kilo alan bir ben varım bu yöntemle sanırım... Sezgilerim mi bozuk anlamadım(gizlinot: swh)