1.
Hollywood kendini tekrar etmeye başladığından beri oldukça gelişen sektördür. Filmler mükemmel olmasa da eskiye nazaran çok çok daha iyi bir yerdeyiz bence gün geçtikçe de gelişiyoruz, desteklemek lazım.
(gizlinot: işbu girdi şahsi yorumlarımı içerir swh )
Ukte sahibesi: (yazar: mystivol)
2.
yeni dönemde rezalet, felaket filmlerin olması ile üzen sinemamızdır.
yeni dönem diyorum, kemal sunal, sadri alışık, yılmaz güney gibi ustaların filmleri ile içimiz açılıyor,
fakat gişe filmlerinin çoğu vıcık, özenti aşk hikayeleridir. izleyici olarak fikrim kötü olduğu yönünde.
ama aynı zamanda son dönemde parlak yazar ve yönetmenlerle (nuri bilge ceylan, selçuk aydemir, burak aksak, onur ünlü,,,) bizleri umutlandırmış sinemadır.
3.
son dönem türk sineması deyıp zeki demirkubuz'u unutursak olmaz. Dostoyevski'den etkilenmesi buna göre anlayışı şekillenmiştir eğer Yeraltından Notlar'ı okuduysanız birde Yeraltı filmini izlemenizi öneririm.
4.
sadece ve sadece yeşilçam filmleridir.tabi benim için böyle.hülya koçyiğit, türkan şoray, filiz akın'ın oynadığı ağlak filmlerdir.çocukken çok ağlardım o filmlere o yüzden sevmem.
benim için en güzelleri gırgıriye serisidir.
5.
Türk sinemasının gelişmesinden yanayım elbette ancak son zamanlarda sinemaya gitmek istiyorum ve berbat türk filmleri yüzünden izlemek istediğim yabancı filmler vizyona giremiyor. Recep ivediği günde 10 seans yapmışlar neredeyse. Türk filmleri konusunda seçici davranıyorum. Çünkü komedi adı altında abuk filmler var. Zaten hiç ayarı yok bizim filmlerin. Ya absürd komedi ya delicesine dram
6.
ya yeşilçam filmlerinin kötü birer kopyası ya da dişe dokunur bir konusu olmayan sadece küfür, argo ve bel altı espriden oluşan içi boş filmler geliyor ilk etapta akla.bir de bunlar seriler halinde yapılıyor ki o daha da beter. neyse ki ara sıra iyi projeler, sağlam oyunculuklar, usta ellerden çıkmış senaryoları ve başarılı yönetmenleri de görebiliyoruz. öyle olmasa bu sektör hepten bitecek zaten.
bir dizide bir kişi beğenildi diye aslında vasatın altında oyunculuğu olan insanları beyazperdeye taşıyıp ya da komedi filmi mutlaka gişe yapar diye abuk subuk filmleri, sırf ticari kaygıyla yapınca, sonra da sadece hasılata bakarak türk sineması eski günlerine döndü iyi iş yapıyor, seyirci artık Türk filmlerini tercih ediyor demek ikisi aynı anlama gelmiyor. tabii ki her iş ekonomik açıdan gerek yapımcıları, gerekse oyuncu ve teknik ekibi tatmin etmek durumunda ama öz olmadan biçim yaratmak ortaya iyi bir iş çıkarmaya yetmiyor.
türk sineması denince neredeyse 30 yıllık bir tunç başaran filmi olan uçurtmayı vurmasınlar'ı, bir zeki demirkubuz efsanesi olan masumiyet'i, zeki Ökten'in unutulmayan filmi sürü'yü, Nuri Bilge Ceylan'ın bana göre en iyi filmi olan bir zamanlar Anadolu'yu, gelmiş geçmiş en çok izlenen türk filmlerinden olan, her detayıyla beğendiğim yavuz Turgul filmi eşkıya'yı anmadan olmaz. türk sinemasının mihenk taşı olan bu filmleri değil geçmek, onlarla aynı çizgiyi yakalayabilen konu, oyunculuk ve teknik açısından iyi birer örnek olabilecek hala çok az film var maalesef.